Maskeli Balo

Her sabah uyanıp yüzümüze taktığımız maskelerle yeni bir güne başlıyoruz. Sosyal medya profillerinden arkadaş ortamlarına, iş hayatından ailemizle geçirdiğimiz anlara kadar farklı yüzler, farklı ifadeler takınıyoruz. Peki, hangi maskemiz gerçek? Belki de bir zamanlar sıradan bir koruma kalkanı olan bu maskeler, zamanla kim olduğumuzu unutturan birer kimlik haline geldi. Kendimizi saklamaktan yorgun düşen ruhumuz, bu maskelerin ardında kaybolup gitmiş olabilir mi?

Toplumun beklentilerine, başkalarının ne diyeceğine göre şekillenen bu yüzlerimiz, aslında kendimizi korumanın bir yolu gibi görünse de, zamanla kimliğimizi bizden çalıyor. Bu maskeleri her gün yeniden takarken, kendimize ve çevremize sahte bir gerçeklik sunuyoruz.

Birde filtreli fotoğraf meselesi var tabi;
Sosyal medya, en parıltılı maskelerimizi taktığımız yer haline geldi. Burada yüzümüze sadece makyaj değil, dijital filtreler de ekliyoruz. Mükemmel cilt, bembeyaz dişler, daha keskin yüz hatları… Filtreler bizi daha güzel ya da özgüvenli gösterse de, aslında kimliğimizden uzaklaştırıyor. Filtreli bir fotoğraf paylaşırken, belki de içimizden geçen şu oluyor: “Keşke gerçekten böyle görünseydim.” Bu dijital maskeler sayesinde hepimizin mükemmel bir hayatı, kusursuz bir görünümü varmış gibi gözüküyor. Ancak bu sahte görüntüler, gerçeği unutturuyor ve bizi başkalarının yarattığı illüzyonlarla yarışmaya itiyor. Kendimizi olduğumuz gibi kabul etmek yerine, filtresiz bir fotoğraf paylaşmaktan çekinir hale geliyoruz. Halbuki hayatımızın ve yüzlerimizin tüm “kusurları” bize ait ve gerçekte bizi biz yapan onlar.

Görünen o ki, filtreli bir fotoğrafla gelen anlık beğeniler, kendimize güvenimizi değil, filtrelere olan bağımlılığımızı artırıyor. Sürekli bir mükemmellik maskesi taşımak, bizi daha tatminsiz, daha yalnız hissettirebiliyor. Bir gün bu maskelerden kurtulabilsek, belki gerçek bir rahatlığa kavuşabiliriz.

Sosyal maskelerle ne kadar daha devam edebiliriz? Kendimizi olduğumuz gibi gösterme cesaretini bulmanın zamanı geldi. Maskelerimizi çıkarıp gerçek benliğimizi kucakladığımızda, bizi gerçekten mutlu eden o hafifliği belki de yeniden hissedeceğiz.

Muhabbetle…

Turgut TUNÇ
Instagram & X @turguttunc34

Bu yazı toplam 180 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Turgut Tunç Arşivi