Bazı kişiler vardır unutulmaması lazım. Bunlardan birisi de İsviçreli Michael Sauser’dir.

Michael Sauser, İsviçre'de (Zürih, Glarnerland ve Lucerne) büyüdü. 1995-1999 yılları arasında Zürih Üniversitesi'nde hukuk eğitimi aldı. Eğitimini hukuk alanında lisans derecesi (lic.iur) ile tamamladı.

15 Ocak 1998'de Lozan'daki Olimpiyat Müzesi'nde Belçikalı piyanist Gilbert de Greeve eşliğinde dünyanın tüm ulusal marşlarını orijinal dilinde ezbere seslendirdiği bir ulusal marş maratonunu tamamladı. Bu başarı Guinness Rekorlar Kitabı'nda rekor olarak kabul edildi.

Daha sonra 28 Mart 1998'de Frankfurt'a “Wetten, dass...?” programı için davet edildi ve burada jüri tarafından talep edilen beş ulusal marşı yarışma sponsorları Thomas Anders ve Dieter Bohlen ile birlikte seslendirdi ve oyların yüzde 71'ini alarak “yarışma kralı” unvanını kazandı. Michael Sauser'e performansı sırasında Bundeswehr Staff Band eşlik etti. Çeşitli uluslararası spor etkinliklerinde ve Marion von Haaren ile birlikte WDR'nin "Wahlzirkus" programında ve Paul de Leeuw ile birlikte İsviçre televizyonu, TF1, France 2 ve VARA'da ulusal marşların yorumcusu olarak büyük başarılar elde etmeye devam etti.

Dünyanın tüm ulusal marşlarının orijinal dilde kayıtlarını içeren beş CD'si 2001 yılında Koch Verlag tarafından yayımlandı.

Michael Sauser, 2000 yılından itibaren annesi opera sanatçısı Elisabeth Promonti ile birlikte kurdukları Concorde Opera Management adlı sanatçı ajansının genel müdürü olarak görev yaptı. Başlangıçta Zürih'te, sonra Viyana'da ve daha sonra Berlin'de görev aldı.

Tercihleri arasında yedi dil konuşmak, seyahat etmek, futbol da dahil olmak üzere spor (dolayısıyla ulusal marşlara olan ilgisi), uçmak (annesi Elisabeth Promonti'ye göre pilot olmak onun kariyer hedefiydi, ancak görme bozukluğu bunu yapmasını engelledi) ve opera (ziyaretler, arabuluculuk ve dil koçluğu) vardı.

Michael Sauser 2016 yılında Berlin'de bir trafik kazasının geç etkileri nedeniyle hayatını kaybetti.

Bizim açımızdan Michael Sauser’in unutulmamasını konu alan olay şu şekilde cereyan etti.

Alman kamu yayıncısı ZDF televizyonunun 33 yıl boyunca yayınlanan Almanya, Avusturya ve İsviçre’de milyonlarca seyirciyi ekrana kilitleyen “Wetten dass “ (Bahse var mısın) bilgi yarışmasına katılan Michael Sauser 188 ülke milli marşını ezbere bildiğini iddia eder.

Yarışma jürileri, o 188 ülkeyi temsil eden bayraklar arasından Çin, Mısır, Tayland, Bosna Hersek ve Türkiye ile birlikte 5 tanesini seçer. Michael Sauser bu 5 ülkenin milli marşlarını sırayla söyleyecektir. İlk dört milli marşı kusursuzca icra eden Sauser'e bunun yeterli olduğunu söylenir ve iddiayı kazandığı ilan edilir. Ancak Michael Sauser itiraz eder. “Madem Türk bayrağı seçildi, Türk milli marşını da okumalıyım” der. Sunucu isteği kabul eder.

Michael Sauser bununla da yetinmez: İstiklal Marşı ayakta dinlenir diyerek stüdyoda bulunan tüm izleyicilerin de ayağa kalkmasını rica eder. Ayağa da kalkılır. Ondan sonra Michael Sauser, İstiklal Marşının ilk kıtasını mükemmel bir şekilde icra eder.

Sauser “saygın bir kişidir” dedik. Başkalarına saygı duymayı bildiği için saygındır. Bizimle hiçbir alakası olmadığı halde milyonlarca seyircinin karşısında onurlu bir davranış sergileyen bu dahi şahsiyeti bizim de unutmamamız gerekiyor.

Mesela Altın Hilal Filim Festivali kapsamında Michael Sauser adına bir ödül verilebilir. İsviçre Türk Diyanet Vakfı tarafından organize edilen “Türk Kültür Festivali paralelinde Sauser ismine bir güzel marş okuma yarışması düzenlenerek İsviçreli dostumuza vefamızı gösterebiliriz.

Vefa, karşılıklı anlayış ve saygı ile beslenir. Dostlukların uzun ömürlü olmasının temelinde, bu tür bir bağlılık yatar.