Bir devletin ve kuruluşun temelleri nasıl atılırsa büyümesi gelişmesi aynı paralelde olur. Temelleri sağlam atılmayan çağın gereksinmelerine uyum sağlayamayan devlet ve kurumlar tarih sahnesinden silinip gittiler. Bakınız uluslararası şirketlerin en büyükleri en az 150 yıllıktır. Yönetim kadroları devletlerle pazarlık yapabilecek güçtedir. Bu ve bunun gibi örnekler dünya üzerinde çoktur. Bazıları hep fikir verir lakin taş üstüne taş koymamıştır.

Eskiden İstanbul’da, bazı insanlar, müzik dinlemek ve hoşça vakit geçirmek için sazlı sözlü eğlence yerlerine gidermiş. Müşterilerden güzel sesli olanlar, aşka gelip oturdukları masadan güzel okumaya başlarlarmış. Bunlar arasında sahnedeki sanatçıları bile gölgede bırakanlar varmış, bu sebeple disiplini sağlamak için sahnedeki saz takımının arkasına “Hariçten gazel okumak yasaktır.” diye bir uyarı yazısı asılmış. Bu ikaz her sektör için geçerlidir. Eğer bir işi başaramamış olsaydım, yaptıklarımızı sizlerle paylaşmaya haya ederdim.
MÜSİAD İsviçre Şube Başkanı olduğumda ilk hedefim MÜSİAD in kurumsal bir yapıya kavuşmasını sağlamaktı. Önceliğimiz sağlam temeller üzerine bir kurum inşa etmekti. Bunun için önceliğimiz her türlü hizmeti vereceğimiz fiziki mekana sahip olmaktı kısa bir zamanda yeni ve modern 300 metre karelik ofis kiralayarak içini gerekli her türlü teknikle donatarak iş insanlarımıza hazır hale getirdik. İkinci adım olarak ta dört yabancı dili bilen bir bayan arkadaşımız işe başlayarak gerek üyelerimiz gerekse de Türkiye ve dünyanın farklı ülkelerinden gelen taleplere cevap vermeye başladık. İşlerimiz yoğunlaştığı için iki stajer elemanımız devreye girerek profesyonel bir şekilde genel merkezimizle koordineli bir şekilde ticari diplomasi atağına geçtik ve kısa bir zamanda güzel mesafeler aldık.
Uluslararası ticarette Türk algısını olumlu yönde güçlendirmek için onlarca kuruluşla bir araya gelerek kendimizi ve ülkemizi anlattık. Kolay olmamakla birlikte Türkiye ile ilgili birçok konuda muhatap olarak görülüyor olmamız çalışmalarımızın maksadına ulaşmaya başladığını gösteriyor. Bizim tüzüğümüzde ne yazıyorsa biz onun dışına çıkmadık. Bütün muhataplarımıza bunu anlattık ve anlatmaya da devam edeceğiz. Kendimizi anlatırken yeri gelmişken İsviçre’deki diğer Türk STK’ların gizli bir ajandalarının olmadığını, terör örgütleri gibi kod adı kullanmadığımızı rahatlıkla ifade ediyoruz. Başlangıçta bizimle görüşmeye tereddüt eden siyasiler şimdi görüşmek için bizi arıyorlar. Elde ettiğimiz bu başarı şahsımdan ziyade bu çalışmaları yaparken destek veren insanımızın başarısıdır. Biz tecrübelerimizle koronun ahengini sağlamaya çalışarak hariçten gazel okumayı engelledik.
Çalışmalarımızı takdir eden İsviçre’deki Türk toplumu ve topluma yön veren üst kuruluşlar yeni bir teklifle karşımıza gelerek yeni bir görevi daha üstlenmemizi istiyorlar. Aday olmamız için ortaya koydukları argümanlar bizim İsviçre Türk Toplumu (İTT) başkanlığı için adaylığını kabul etmemize neden olmuştur.

Türk toplumunun menfaatinin olacağı her hizmette elbette varız. Hizmet bir bayrak yarışıdır. Seçilmemiz hizmet bayrağını daha ileri kuşaklara taşımak olacaktır. Sız kıymetli dostlarımızın beklentilerini temennilerini nasihat ve ikazlarınızı bekliyoruz. Halka hizmeti Hakka hizmet olarak görmekteyiz. Bundan dolayı da bu hizmetti hep birlikte yapmaya sizleri de davet ediyorum. İnşallah MÜSİAD’ta gösterdiğimiz başarıyı yeni görevimiz de de göstermeye muvaffak oluruz.