Otomatik Bilgi Transferi' safsatası
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) tarafından geliştirilen ve 3 Kasım 2011 tarihinde imzalanan "Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi", vergi kayıp ve kaçağı ile mücadele etmek maksadıyla ülkemiz dışında diğer birçok ülke tarafından da imzalanmıştır. Sözleşme, taraf ülkeler arasında bilgi değişimini, eş zamanlı vergi incelemelerini, yurt dışı vergi incelemelerini, tahsilatta yardımlaşmayı ve tebligat yöntemleri ile işbirliği yapılmasını öngörmektedir.
BİLGİ KİRLİLİĞİ
1 Ocak 2018'de yürürlüğe girecek olan ve kısaca "Otomatik Bilgi Transferi" anlaşması olarak bilinen anlaşma yürürlüğe girmeden hakkında bu kadar manipüle edilen başka bir anlaşma olmamıştır. Bilen bilmeyen herkes bu konuda ahkâm kesince ortaya bilgi kirliliği çıktı. Bu konuda doğruyu söyleyenler bile artık, "Acaba mı?" denilerek dikkate alınmıyor. Hatta bu günlerde işsiz kalan bazı avukatlar bile yaptıkları açıklamalarla vatandaşı o kadar tedirgin edecek anlaşmalar yaparak vatandaşla devleti ve bu anlaşmayı imzalayan AK Parti hükümeti ile karşı karşıya getirmeye çalışıyorlar. "Bakın yüzde 65 oy verdiğiniz AK Parti sizi yabancı ülkelere ihbar edecek" dercesine panik oluşturuyorlar. Fakat şunu söyleyelim, bu kapıdan size ekmek yok. Bu anlaşma ağırlıklı olarak vergilendirme ile alakalı olarak imzalanmıştır.
ENDİŞEYE MAHAL YOKTUR
Evet, Türkiye bu anlaşmaya taraf olmuştur. Bu demek değildir ki taraf ülkelerden herhangisi internete girecek ve Türkiye'de yaşayan Ahmet efendinin bankada kaç parası var? Üzerine kayıtlı ne kadar taşınmazı var? Türkiye'den emeklilik maaşı alıyor mu? Bu ve bunun gibi bütün bilgileri görecekmiş gibi açıklamalar yapılıyor. Veya taraf ülkelerden birisi "falanca Türk vatandaşın hakkında şu bilgileri istiyorum" deyince Türkiye hemen "emrin olur" deyip karşı tarafa bilgi verecekmiş gibi yansıtılıyor. Bu yapılan açıklamaların hiç birinin hukuki bir zemini yok. Yapılan açıklamaların büyük bir bölümü safsatadır.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) tarafından geliştirilen 3 Kasım 2011 tarihinde imzalanan "Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi" çerçeve anlaşmasıdır. Yani imzalanan bu anlaşma ile herhangi bir talepte bulunmak ve Türkiye'nin buna cevap vermesi uluslararası herhangi bir hukuki bağlayıcılığı olamaz. Demek ki bu zamana kadar "şöyle olacak. Türkiye vatandaşınızı ateşe atıyor. Yine yüz üstü bırakıldık" diyenler çerçeve anlaşmasından başka bir şey olamayan bu anlaşmadan hiç bir şey anlamadılar. Çerçeve anlaşmasının 6. maddesinde hangi ülke ile bilgi paylaşımı yapılacaksa özel anlaşma yapılmalıdır. Bu zamana kadar Türkiye kimse ile bir anlaşma yapmamıştır. Konuyla ilgili Türk hükümeti ise "Türkiye vatandaşını zora sokacak hiç bir bilgiyi paylaşmaz" açıklaması yaptı. Diğer yandan bazı bilgiler milli hukuka bağlıdır. Yani iç hukuk konusudur. Başka ülkelerle paylaşılmaz. Ortaya çıkan bilgi kirliliğine maalesef basın büyük çanak tutmuştur. Bundan dolayı da okuyucularımızdan özür diliyorum. Son olarak "Endişeye mahal yoktur" diyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.