Bazen ummadığımız şeyler olur şaşırır hayret ederiz. Bazende olanları hazırlayan sebepler vardır ki hayret etmek varken bile şaşırmayız.

Yeni Zelenda’da yaşanan,hedef gözeterek planlanan hatta sosyal medyada ilan edilen ve naklen yayınlanan Müslümanlara karşı yapılan toplu katliam’a

Şaşırmadım, neden ?

Dünyayı yönettiğini zannedenlerin masumları hedef göstermesine

İslama Fobi’ye bu kadar prim verilmesine

Politika dilinin, nefret söylemleri ile dolu olmasına

Irkçılığa göz yumulmasına

Ehliyetsiz politikacıların çıkarları uğruna bir kesimi,hedef göstermesine

Amerikada ve Avrupada olunca Amok olarak nitelendirilmesine

Türkiye  ve Müslüman ülkelerde olunca Terör olarak adlandırılmasına

Terörün dini,dili,ırkı,rengi olmadığını bilip de söyleyemeyenlere

Tetik çeken elle,nefret söylemi yapan dilin eşit olduğunu söyleyemeyenlere

Myanmar ve Kudüste olanlara sessiz kalınmasına

Bir yandan teröre ve teröriste destek saglayıp ,diğer yandan yüzsüzce kınanmasına

Terör konusnda siyasi kaygılarıyla susan politikacılara

Avrupa birliği içinde bile,ırkçılık yapan Avusturyalı,Macar politikacılara prim verilmesine

Terörle mücadele ediyor gibi görünüpde,teröristleri besleyen ülkelere

Darbecilere sahip çıkıp’ta,İnsan hak hukukundan söz edenlere

Artık şaşırmıyorum.

Ama , Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern bu alçakca saldırıyı şiddetle kınarken, teröristin adını ağzına almayacağını söyledi. Terör saldırılarında yaşamlarını kaybeden Müslümanların yakınlarını ve İslam Cemaati’ni ziyaret ederek başsağlığı diledi.Siyah giysili Başbakan Ardern başörtülüydü. “Yanınızdayız, sizinleyiz” dedi.                                         Yani ezber bozan bu örnek davranışıyla herkesi çok şaşırtı.

Çocuklarımıza terörsüz ,kavgasız tertemiz bir bir dünya bırakmak umuduyla,

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu olsun

Çocuklarımızı Türk kültür derslerine gönderelim,geleceğimize yatırım yapalım.

TEMA VAKFINA ÜYE OL, DESTEK OL,TÜRKİYE ÇÖL OLMASIN
Üzerinize vazife olmayan işlere karışın : BİR AĞAÇLA KARDEŞ OLUN

Sağlıcakla kalın.