Torunlarımız için yeniden yapılanmalı

Uzun yıllar İsviçre'de aktif dernekçilik yapan ve bugün de önemli bir kurumun başında bulunan bir ağabeyimizle fikir alışverişinde bulunurken, önemli bir tespitte bulundu.  Ağabeyimiz aynen şu itirafta bulundu: "Biz toplumun tamamını kurtaralım derken kendi evlatlarımızı kaybettik. Dernekler, camiler kurarak buralarda bir araya gelerek var olmamızı devam ettirmeyi hedeflemiştik. Belki o dönemde yaptıklarımız doğruydu, lakin bugün gelinen noktada yaptıklarımızın yeterli olmadığını gördük. Şimdi torunlarımızı kurtarmak için yeniden yapılanmamız gerekiyor." 
Ve ağabeyimiz şunları ekledi: 
 
-Bir derneklerimiz lahmacun pişirmek ve kermes yapmakla aktivite yaptıklarını ve esas vazifelerinin bu olduğunu zannetmemelidirler. 
-Cami ve derneklerimizin fiziki imkânları yeniden gözden geçirilerek, günümüz şartlarına göre yeniden tanzim edilmeli, hatta geleceği dönük planlamalara göre yeniden ayarlanmalıdır. 
-Her derneğimizin ve cami cemiyetimizin yayında mutlaka bin anaokulu olmalı ve dede ile torun aynı mekânda buluşmalıdır.
-Bundan böyle çocuklarımız bizim anaokullarımızda çift dilli olarak kendi kültürümüzle ve yaşadığımız ülkenin değerleriyle büyümelidir. 
-Yine her derneğimizin yayında derslikler bulunmalı ve çocuklarımızın eğitimine ek dersler verilerek eğitim seferberliğine katkı sağlanmalıdır.  Dernekler arasındaki hizmet yarışı liseye ve üniversitelere gönderdikleri öğrencilerle değerlendirilmelidir. 
-Üniversiteli gençler birlikleri dernekleri kurulmalı ve yarının akademisyenlerinin de örgütlenmelerini sağlamalı ve onlarında eğitim seferberliğine katkı vermeleri sağlanmalıdır. 
- Derneklerimizin fiziki yapılanmasında kızlarımız gelinlerimiz de unutulmamaları, onlara da yeterli bir bölüm ayrılmalı, dikiş nakısından yemek pişirmeye kadar özel kurslar düzenlenmelidir. 
- Cemiyetlerimiz ve onların bağlı bulunduğu üst kuruluşlar esas görevlerine geri dönmeli ve ticari aksiyonlarını işin ehline bırakmalıdır.  
-Derneklerimizin yeniden yapılanması için iş adamlarımız sponsorluk yapmalı, İsviçre devletine ödeyecekleri vergileri soydaş ve dindaşlarının çocuklarının yetişmesi için harcayarak katkı vermelidir. 
-Birinci ve ikinci nesil yaşlılarımızın ve bakıma muhtaçlarımız için bakım evleri oluşturulmalı, bu yapılanma Türk ve İslam kültürüne uygun sağlanmalıdır. 

Ağabeyimizin yeniden yapılanma teklif ve görüşlerinin altına imza atmamak mümkün değildir. Çünkü biz kendi işimizi kendiniz yapmalıyız. Başkalarından bir şeyler beklemek bizim için her geçen gün zarar olarak yazılıyor.  Önce toplumumuza yön verenler silkinmeli ve hepimizi uyandırarak yarın için yarından sonraki geleceğimiz için projelerini ortaya koyarak "Vira Bismillah" demeliyiz.  Zira düşman, dini ve milli vasıflarımızı kullanarak hem ülkemizi hem de gençlerimizi elimizden almaya çalıştı. Hâlâ aktif olarak çalıştıklarını unutmamalıyız.  Bunun için bugünleri bir şeyler yapabilmek için fırsat bilmeliyiz. 
 

Bu yazı toplam 2945 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Ömür Çelik Arşivi