Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) İsviçre şubesinin yeni ofisinin açılışı İsviçre Türkleri için önemli bir milat özelliği taşıyor. 2014 yılından beri teşkilatlanma, 30 yıllık MÜSİAD içerisinde uyum sağlamak, fiziki mekânları ihtiyaçlara göre şekillendirmek gibi bir çok alt yapı çalışması tamamlandı. Zürih'te açılışı yapılan 300 metrekarelik tam donanımlı yeni ofis iş insanlarımız için İsviçre'deki önemli bir merkez haline geldi. Artık gönül rahatlığında muhataplarınızı davet edecek konforlu bir ortamda toplantı yapacak bir imkâna kavuşmuş bulunmaktayız.  Açılışta devlet kadrolarından iş insanlarını, sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine kadar toplumun her katmanından temsilci yer aldı. Davet edilmelerine rağmen gelmeyen veya gelmek isteyip de çekinenlere ulaşarak kendimizi anlatmaya sıranın geldiğini söyleyebiliriz.  Siyasetle paranın her sahada yolları kesişiyor. Demek ki, iş dünyasında başarılı olabilmek siyasette de etkili olmayı gerektiriyor.  Hem ticari sahada hem de siyasi kulvarda etkili olmamız gerektiğini bir kez daha anlamış bulunmaktayız.

Şimdi ise dışa açılmak ve İsviçre piyasalarına dünyada 95 ülkede, 225 noktada faaliyet gösteren bir sermaye platformu olan MÜSİAD'ın ağırlığını hissettirerek hak ettiğimiz payı almak için girişimlerde bulunma zamanı gelmiştir. 2002 yılında sadece 289,1 milyon dolar düzeyinde olan Türkiye’nin İsviçre’ye ihracatı, 2018 yılı itibariyle 1,7 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Elde edilen rakamlar iki ülkenin ticari ilişkilerinin daha da üzerine çıkacağını geçmişte gördük, oluşacak güçlü bir MÜSİAD kadrosuyla hem ticarette hem de siyasette önemli başarıların elde edilebileceğine inan Şeref Yıldız gibi bir  başkana sahibiz. Açılışta Büyükelçimiz İlhan Saygılı'nın konuşmasındaki satır aralarında önemli mesajları olduğunu gördük. Sayın Büyükelçi, iki ülke arasındaki siyasi ilişkiler doğrultusunda ekonomik ilişkilerin geliştiğini rakamlarla ortaya koydu.  Biz hem ticaret yapacağız, hem de siyasilerle yakın temasımız olacak, iki ülke arasındaki ilişkilere katkı sağlayarak ülkelerimize hizmet etmiş olacağız.

Paranın gücünü siyasette dış politikada göstermeli bu sahaları bizim temsil etmemiz gerektiğini bir kez daha öğrenmiş olduk. Oy kullanma hakkına sahip Türk kökenli vatandaşlarımızı sandığa yönlendirme, siyaset yapmak isteyen Türk kökenli gençleri siyasete girmelerini sağlayarak onlara destek olmak bizim en önemli vazifelerimizden biri olduğunu idrak etmemiz lazımdır.  MÜSİAD yetkilileriyle bir araya gelen ancak buluştuklarını kamuoyundan saklayan İsviçreli siyasetçiler var. Demek ki bize yakın olmalarına rağmen bizimle olduklarını saklayan ve var olan olumsuz imajdan dolayı aynı fotoğraf karesinde olmak istemeyenleri cesaretlendirmek, taraflarını belli etmeleri için onlara güç vermek önceliğimiz olmalıdır.

Kendimizi kendimiz anlatıncaya kadar ısrarla kapıları aşındıracak, İsviçreli dostlarımızla ortak bir yol bulacağız.  Türkiye düşmanlarına sahayı bırakmayacak, 50 yıldır alın terimizle katkı verdiğimiz İsviçre'de hak ettiğimiz yere geleceğiz. Bunun için MÜSİAD ve üyeleri, ülke genelinde bulundukları noktadan itibaren atağa geçerek çalışmalarına başlayacak, yerelden genelene ve globale doğru bilgilendirmeli, mal satın alın yatırım yapma güçlü ortaklıklarla varlıklarını hissettirmeli ve kabul görür hali gelmeleri birinci öncelikleri olmalıdır.

Yine Büyükelçimizden bir örnek verecek olursak, kendileri haftanın nerede ise tamamını sefaretin dışında ziyaretlerle geçiriyor. Türkiye'ye anlatıyor, yanlışları düzeltiyor. kah medyada kah Türkiye'nin dış politikasını,  kah bir İsviçre şirketini ziyaret ederek Türkiye'deki yatırım imkanlarını aktarıyor.  Bizlerde MÜSİAD olarak aynı şekilde hareket ederek "En iyi savunma taarruzdur"  prensibi ile hareket ederek aynı noktalara hep birlikte vurarak netice ulaşmalıyız.