Bu geceki sohbetimizde özlü sözlerden bir demet sunmaya devam edelim..
Başka bir ifadeyle, hayatı zorlaştırmayıp kolaylaştıran maddeleri sıralayalım..
Kiminle hangi muhabbeti yapacağını bilmeniz, ilmin başıdır.. Câhillerle kesinlikle tartışmayın!..
Zira, af buyurun câhillerle tartışmak, ısırgan otuyla taharetlenmek gibidir..
Hiçbir kişiye hak ettiğinin üstünde değer vermeyin..
Hak ettiğinin üstünde size değer verenlere de aldanmayın..
Sizi sizde olmayan özelliklerle methedenler, gün gelir yine sizi sizde olmayan özelliklerle zemmedebilirler..
Meşhur kelâmdır; eşeğe paye vermişler kendisini küheylân sanmış.. Oduna az gül suyu dökmüşler, ben gül ağacıyım diye böbürlenmiş..
Bir anonim tespit daha vardır ve çok da hoşuma gider;
"Geçmeyin namerdin köprüsünden, bırakın sel alsın sizi..
Sinmeyin tilkinin gölgesine, bırakın aslan yesin sizi.."
Aslan, aç kalsa da çakalın artığını yemez, çünkü!..
Ancak ihtiyaç öyle bir alçak kapıdır ki, boyun ne kadar yüksekse sizi o kadar eğilmek zorunda bırakır..
Ezcümle;
Sizin ıstıraplarınız başkalarına ninni gelebilir..
O hâlde; acılarınızla savaşmayı öğrenmelisiniz..
Ve bu yazımız da bu kadar olsun, değerli dostlarım..
Sabrınızı zorlamadan noktayı koyalım..

Vesselâm..