Türkiye 2. deprem kuşağında yer almakta, topraklarının %93’ü aktif deprem kuşağı içerisinde ve nüfusun %98’i deprem tehlikesi içerisindedir. Bu tehlike ile birlikte yaşamak zorundayız,çünkü o topraklar bizim topraǧımız. Ancak alınacak ciddi tedbirlerle deprem tehlikesinin doǧuracaǧı yıkımların önüne geçilir. Bunu Japonya çok iyi başaran ülkelerden biridir,Jeologların, inşaat mühendislerinin, mimarların deprem gerçeği hakkında söyledikleri bir söz var: “Deprem öldürmez, çürük, yanlış yapılmış bina öldürür” o zaman çürük yapmayacaǧız,çürüǧe iskan müsaadesi vermiyeceǧiz,yapanda,müsaade edende çok büyük suç işlemektedir,bu suçu işleyenlere göz yummamak gerekiyor.

Elazığ ve Malatya çevresini 6,8 şiddetinde vuran deprem yine büyük felaket ve acılara yol açtı. Türk milleti ,Devletiyle,vatandaşıyla yaraları sarmak için görülmedik bir dayanışma sergilerken, KIZILAY ve AFAD hızlı ve etkin çalışmalarıyla yaraları sarmaya uǧraşıyor. Yurt içinde ve Yurt dışındaki vatandaşlarımız yardım seferberliǧi başlatmış durumda. İsviçrede de birçok sivil toplum örgütü kampanya başlattı bu kampanyalara destek olalım. Elazıǧ depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyorum.

Doǧanın korunması ve çevre sorunlarının çözümü için ömür boyu koşturan ve bu uǧraşısı ile hem yurt içinde hemde yurt dışında büyük takdir gören Hayrettin Karaca 97 yaşında vefat etti.Çeşitli çevre sorunlarının dışında onu en çok etkileyen ülkemizdeki erozyon sorunu idi . Erozyon konusunda mücadele etmek amacıyla  arkadaşlarıyla TEMA vakfını kurdu.Hedefi erozyon konusunda toplumu bilinçlendirmek ve kamuoyunun dikkatini çekmekti. Bu amaçla Anadolu’da sık sık yaşanan erozyon ve çölleşme tehlikesini devlet politikası haline getirmek ve katkı saǧlamaktı. Yıllar süren ve ülkemizde benimsenen ,erozyona karşı başlatıp sürdürdüǧü mücadele sebebiyle halkımız tarafından      «Toprak Dede» olarakda tanındı. Tek amacı vardı,TÜRKİYE ÇÖL OLMASIN.

Toprak dede diyordiki; Doǧada insanlar,bitkiler ve hayvanlar bir arada yaşıyor.Bu dünyayı onlarla paylaşıyoruz,kuşlarla,böceklerle aǧaçlarla,otlarla. Aslında biz onlara baǧımlıyız,dünyadan insanı alın hiçbir şey deǧişmez belkide güllük gülüstanlık olur her yer. Ama doǧa saǧlıklı olmazsa insan yaşayamaz,yok olur, Doǧayı bir hiç uǧruna katlediyoruz,daha fazla kar,daha fazla üretip kirletmek için,acımasızca tüketiyoruz dünyayı.Tek bir yolu var bu hazin sona gidişi önlemenin,ihtiyacımız kadar tüketmek. Yaşamak için yaşatmaktan başka çaremiz yok.

1999 yılında çevremdeki arkadaşlar ve dostlarımla birlikte TEMA vakfı yararına İsviçrede başlattıǧımz kampanyadan elde edilen gelir ile Orta Anadoluda 27 bin meşe aǧacı ekimine aracılık ettik, bu vesileyle sayın Hayrettin Karacayı tanıma fırsatım oldu. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum.

Vatan Topraǧı Kutsaldır,Kaderine Terk edilemez,sahip çık.

 Deprem Dede diyordu ya "Deprem öldürmez, bina öldürür." diye. Allah milletimizi başta deprem olmak üzere her türlü afetten korusun. 

Çocuklarımızı Türk Kültür derslerine gönderelim,geleceğimize yatırım yapalım.

Tatilin,Türkiye‘de yap, Türk ekonomisine sende katkı saǧla.
TEMA VAKFINA ÜYE OL, DESTEK OL,TÜRKİYE ÇÖL OLMASIN
Üzerinize vazife olmayan işlere karışın : BİR AĞAÇLA KARDEŞ OLUN

Sağlıcakla kalın.