İNSANOĞLUNUN AYARI BELLİ OLMAZ..
FENDİNE DE KOLAY KOLAY ERİLMEZ..
ZAMAN ZAMAN, SÖZLERİN, TAVIRLARIN, ŞEKİLLERİN, TARZLARIN, BAYATLIĞINA HÜKMEDİP, YÜZÜNÜ BURUŞTURUR..
HEP TAZE VE LÂTİF SÖZLERLE OKŞANMAK, METHEDİLMEK İSTER..
HALBUKİ BOZUK DİYE NİTELENDİRİLEN VE REDDEDİLEN HÂLLERİN, AHVÂLLERİN İÇİ, NİCE ŞİFÂLARLA DOLUDUR, ANLAMAZ!..
GERÇEKLERLE FAZLA YÜZLEŞMEZ.. 
HAKİKATLERİ DE ARAŞTIRMAK PEK İŞİNE GELMEZ..
ARAŞTIRDIKÇA ÖĞRENMEYİ NE HİKMETSE İSTEMEZ.. 
BİR KİLO LİMONDA, BİR KİLO ÇİLEKTEN DAHA FAZLA  ŞEKER OLDUĞUNU, 
SOMURTMAK İÇİN TAM KIRK ÜÇ ADALENİN  KULLANILDIĞINI, 
GÜLMEK İÇİN İSE SADECE ON YEDİ ADALEYE İHTİYAÇ BULUNDUĞUNU, ÖNEMLİ KAYNAKLARDAN DUYSA DA İNANMAZ.. 
VE ÇOK DAHA AZ YORGUNLUKLA, ÜSTÜNE ÜSTLÜK RUHU DA  GÜZELLEŞTİREREK, BOL BOL SADAKA DAĞITMAK VARKEN, "SURATI ASIK BİR  SURATSIZ" OLMANIN NE KADAR YANLIŞ BİR FİİL OLDUĞUNU KABULLENMEZ.. 
NETİCE-İ KELÂM;
TEBESSÜM GİBİ ALLAH'IN KULUNA BAHŞETTİĞİ MUAZZAM BİR ZİYNET VARKEN, NEDEN ABUS BİR ÇEHRENİN SAHİBİ OLDUĞUNU KENDİ DE BİLMEZ!..
VESSELÂM..