Üçlüyoruz.
Üçlüyoruz.
İstanbul Boğazı'nda 3 tane altın gerdanlık gibi sıra, sıra dizilmiş köprülerimiz bir gurur abidesi gibi İstanbul'umuzu süslüyor.
Şimdi sırada İstanbul'un semalarını pırlanta gibi İstanbul'umuzu süsleyecek 3. Havalimanının finali için gün saymaya başlıyoruz .
Güzele ne yakışmaz sözü sanki güzel İstanbul'umuz için söylenmiş.
Yeni havalimanı hem Türkiye için hem de birçok ülke için bölgede dengeleri büyük ölçüde değiştirecek bir yatırım, hem de hava trafiğinin artmasına ve rahatlamasına vesile olacak.
3. Havalimanı neyimize gerek diyenler gelecek hesabı yapmıyorlar zannediyorum. Havayolu ulaşımını neden tercih ediyoruz çünkü hızlı olduğu için, o halde havaalanı da hızlı olmalı rötarlar en az seviyeye inmeli. Havalimanı ile Taksim arası ulaşımı 15 dakikaya indiren tedbirlerde alınıyorsa o zaman bu havalimanı ihtiyaç. Kargo nakillerinin daha hızlı olması ekonomimize katkı sağlıyorsa bu hava limanı ihtiyaç. Bir milyon insana direk ve dolaylı iş imkanı sağlanıyorsa bu havalimanı ihtiyaç.
Sevdiklerimize gurbetten daha iyi şartlarda ulaşmak için bu havalimanı ihtiyaç. 29 Ekimden itibaren 3. Havalimanına ayak basma gururunu inşallah hep birlikte yaşayacağız.
Bugünün işlerini yarına ertelemeden yaşamımızda yapmamız gerekli olan bazı yaşamsal eylemleri yerinde ve zamanında yapabilmeliyiz. Bugün kendim için çevrem için ne yaptım da çok başarılı olacak neler yapabildim. Başarıyı yakalamak için eylem ve icraat kaçınılmaz. Bugün hepimizin arzusu çocuklarımıza iyi bir gelecek sağlamak o zaman bu bir eylem, bir icraat gereklidir bunun için.
Çocuklarımıza sunduklarımız yeterli midir, yatacak yer , yemek , izine gitmek ve benzeri şeyler bunlar yetmiyor. Avrupa'da 3. nesil için daha farklı yaklaşımlar ortaya koymak gerekli. Öncelikle çocuklara ilgi gerekli, onların dünyalarını tanımak onların dünyalarında biraz olsun yer almak gerekli. Toplum olarak İsviçre'de çocuklarımız bir türlü pozitif eğitim imkanlarından yararlanamıyorlar. Aslında bu imkanlar çok uzağımızda değil. Biraz araştırma, biraz bizlerin ilgisi çocuklarımızı başarıya götürecektir. Çocuklarımıza erken yaşlarda hedef koydurmak zorundayız. Bu koydukları hedefe giden yolda onlara refakat etmek, onlara daha fazla zaman ayırmak onların başarılı olmaları için kaçınılmazdır. İsviçre'deki Türk toplumu olarak çocuklarımızın alacakları iyi eğitimle bu toplumda önemli yerlere, önemli görevlere gelmesine giden yolları bulmak onlara bu yolda eşlik etmek yarınlarımız için olmazsa olmazlarımızdan bir tanesidir.
98 . yılını kutlayacağımız 23 Nisan Ulusa Egemenlik ve Çocuk bayramı yılda bir kerede olsa toplumsal olarak çocuklarımızı farklı cephelerden hatırlamamıza vesile oluyor.
Çocuklarımız için her 23 Nisanlarda o kadar güzel sözler söyleriz ancak bu sözlerimizi yaşamda bir türlü uygulamak mümkün olmuyor. Ne yapacağız o zaman bunu acil olarak sorgulamak gerekli yoksa yarınlarımız elimizden kayıp gidiyor. Rüzgarı suçlamayı bırakıp yelkenleri kullanmayı öğrenmenin, seyirci koltuğundan sıkıldıysak sahaya inmenin zamanın geldi geçiyor . Kalıcı olduğumuz buralarda daha verimli bir nesil yetiştirmek için sorumluluğumuzun bilinciyle davranışlarımızla daha iyi ve güzeli yakalamalıyız. Var olan kapasitemizi daha iyi kullanmalıyız. Yıllardır başarılı olmak için hedef koyan, hayaller kuran ama bir türlü adım atmayanlar; artık silkinmenin zamanı geldi geçiyor.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız kutlu olsun.
Çocuklarımızı Türk kültür derslerine gönderelim, geleceğimize yatırım yapalım.
TEMA VAKFINA ÜYE OL, DESTEK OL,TÜRKİYE ÇÖL OLMASIN
Üzerinize vazife olmayan işlere karışın : BİR AĞAÇLA KARDEŞ OLUN
Sağlıcakla kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.