BERN- İsviçre’de toplu taşıma sektöründe faaliyet gösteren BLS ve Bus Ostschweiz şirketlerinin eski yöneticileri, toplamda 15 milyon İsviçre frangını aşan haksız sübvansiyon alımıyla suçlanıyor. Federal Ulaştırma Ofisi’nin (BAV) yürüttüğü soruşturma sonucunda, bu iddialar kanton mahkemelerine sevk edildi.

BLS Vakası

2020 yılında ortaya çıkan olayda, BLS’nin Libero tarifesi kapsamında satılan yarı fiyatlı abonelik gelirlerini bütçelemediği ve bu sayede federal ve kantonal makamlardan fazla sübvansiyon aldığı tespit edildi. Soruşturma, bu gelirlerin kasıtlı olarak gizlendiğini ortaya koydu ve BLS, 49 milyon İsviçre frangını faizleriyle birlikte iade etmeyi kabul etti. Bu skandalın ardından, BLS CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı görevlerinden istifa etti. 

Bus Ostschweiz Vakası

Bus Ostschweiz AG’nin, tamamen amorti edilmiş otobüsleri bir yan kuruluşa sattığı ve bu araçları ana şirkete yüksek maliyetlerle kiralayarak yaklaşık 5,5 milyon İsviçre frangı tutarında haksız sübvansiyon aldığı iddia ediliyor. Bu usulsüzlük, St. Gallen Kantonu Mali Denetim Birimi tarafından ortaya çıkarıldı.

Yasal Süreç ve Sonraki Adımlar

BAV, her iki şirketin eski yöneticileri hakkında cezai soruşturma başlattı ve dosyaları ilgili kantonların yargı mercilerine iletti. Ayrıca, federal ve kantonal düzeyde haksız alınan sübvansiyonların iadesi sağlandı. Sanıklar arasında BLS’nin eski CEO’su ve mali işler sorumlusunun da bulunduğu belirtiliyor. Tüm sanıklar için masumiyet karinesi geçerliliğini koruyor.

Bu davalar, İsviçre’de toplu taşıma sektöründe şeffaflık ve hesap verebilirlik konularının önemini bir kez daha gündeme getirdi. Mahkemelerin vereceği kararlar, sektördeki uygulamaların geleceğini şekillendirebilir.

Kaynak: SRF