Anton Corbijn başkanlığında, Finola Dwyer, Laure de Clermont-Tonnerre, Juho Kuosmanen ve Bryce Nielsen’den oluşan jüri ödüle neden ‘Tereddüt Çizgisi’ni layık gördüğünü şu sözlerle açıkladı:

“Ahlaki sorunlar birçok filmde sıklıkla karşılaşılan bir tema ancak bu filmde ana karakterin karşılaştığı ikilem gerçekten güçlü bir şekilde hissedilmekte. Festival boyunca jürinin büyük çoğunluğunun aklında kalan ve diğer iki yapımla yarışmasına rağmen favorimiz haline gelen bir film. Selman Nacar, bu leziz film için çok teşekkür ederiz.”

İsviçre’nin Zürih kentinde düzenlenen ve odak noktası yetenekli yeni yönetmenleri keşfetmek olan festival, 14 filmin yer aldığı ‘En İyi Uzun Metraj Film’ kategorisine en fazla üç film yönetmiş isimlerin yapımlarını kabul ediyor. Kategoride Özel İlgi (Special Mention) olarak yer verilen filmler ise Karan Teipal imzalı ‘Stolen’ ve Iris Kaltenbäck imzalı ‘The Rapture’ oldu.

‘İki Şafak Arasında’nın ödüllü yönetmeni Nacar’ın yazıp yönettiği, Tülin Özen’in başrolünde yer aldığı Tereddüt Çizgisi’nde, avukat Canan’ın masum olduğuna inandığı ve uzun süredir savunduğu bir cinayet zanlısının hüküm duruşması gününde kendi vicdanıyla yüzleşmek zorunda kalmasının hikayesi anlatılıyor:

“İdealist bir ceza avukatı olan Canan’ın hayatı, gündüzleri adliyede, geceleri ise hastanede solunum cihazına bağlı yaşayan annesinin yanında mekik dokuyarak geçmektedir. Uzun süredir emek verdiği bir cinayet zanlısının karar duruşması gününde Canan; annesi, hâkim ve sanığın hayatını etkileyecek ahlaki bir tercih yapmak durumunda kalır.”

Film, Türkiye prömiyerini iptal edilen 60’ıncı Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yapacaktı.