TANJU DALGIÇ’TAN YABANCILAR İÇIN ÖNEMLI BILGILER

TANJU DALGIÇ’TAN YABANCILAR İÇIN ÖNEMLI BILGILER

Öncelikle çok önemli bir önerim var; lütfen kulaktan dolma bilgilerle hareket edip yanlış kararlar alarak özellikle hukuki işlemlere yönelik değiştirilmesi mümkün olmayan durumlara düşmeyiniz.

Herhangi bir işleme başlamadan önce mutlaka bir avukata veya deneyimli bir çevirmene/danışmana başvurunuz.

1. 2000’li yıllardan bu yana bir çok yasa yabancılar aleyhinde değişti; Türkiye’de veya İsviçre’de malvarlığı ya da herhangi bir geliri olan ve bunları gizleyerek İsviçre’de sosyal yardım, maluliyet emekliliği (IV), ek destekler (Zusatz-/Ergänzungs-leistungen), kaza sigortası (SUVA) gibi kurumlar ya da işsizlik kasasından yardım alan kişiler, durumları tespit olunursa artık yurt dışı ediliyorlar. Sadece çok zor elde edilen bir hak olan istisnai durumlarda (ağır mağduriyet / Härtefall) bu yapılmıyor. Bu tip yardımları alan kişilerin Türkiye’deki mal varlıkları ve banka bilgileri araştırılabiliyor.
Uzun süre sosyal yardım almak, borçlu ve suç işlemiş olmak, çalışmamak ve dil öğrenmemiş olmak gibi konular, Göçmenler Dairesi (Migrationsamt) tarafından ilgili şahısların ‘’İsviçre’ye entegre olmamış’’ olarak görülmeleri nedeniyle önce oturma izinlerinin değişikliğini, örn. C (Ausweis) tipi oturma izninin B (Ausweis) tipine düşürülmesi ve belli bir süre sonra da – kişinin İsviçre’de yaşam süresine bakılmaksızın – yurt dışı edilme tehlikesini beraberinde getirebiliyor.

2. Türkiye’de evlenip eş getirmek isteyen şahısların - İsviçreli de olsalar - şartları belirleyicidir. Eğer gelir – gider, iş, ev ve borç durumları Göçmenler Dairesi’nin talep ettiği şartlara uygun değilse, bu kişiler eşlerini getiremezler. Ben, öncelikle Türkiye’de evlenmek yerine, evlilik ön hazırlık işlemlerini her iki ülkeden karşılıklı şekilde başlatarak, aile birleşimi başvurusunda bulunup nikah amacıyla nişanlı kişinin İsviçre’ye getirilip burada evlenilmesini öneriyorum. Zira bu durumda Göçmenler Dairesi ile gerekli yazışmalar yapılarak o kişinin buraya gelip gelemeyeceği konusunda sonuç alınabilir. Ancak bir çok kişi burada uzmanlara danışarak ön araştırma yapmaksızın şartları uygun olmadığı halde Türkiye’de evlenip eşini getirmek için işlemleri başlatmakta, ancak sonuçta olumsuz yanıt alıp eşini getirememektedir. Ayrıca kişinin Türkiye’de evlendikten sonra - evlilik tarihinden itibaren - eşini en geç beş yıl içinde İsviçre’ye getirmesi şarttır, yoksa aile birleşimi hakkı ortadan kalkar.

3. İsviçre’de boşanma Medeni Kanun’un üç farklı maddesine istinaden gerçekleşir. Anlaşmalı Boşanma; taraflar mutlaka duruşmaya çıkmak ve hakim karşısında iki kez boşanma isteğini bizzat açıklamak zorundadır. Taraflardan biri boşanmak istemezse resmi adres kaydının ayrılmasından itibaren iki yıl ayrı yaşadıktan sonra her iki taraf da – eşi istemese de – boşanma davası açabilir ve boşanabilir. Üçüncü madde evlilik birliğinin devamının eşlerden birinden beklenememesi durumu, ki bu davadan sonuç alabilmek hayli zordur.

4. 2003 yılında İsviçre’de ‘’Infostar’’ adında elektronik bir nüfus kayıt sistemi oluşturuldu. Özellikle o yıldan sonra İsviçre’de başından evlenme, boşanma, çocuk sahibi olma gibi bir medeni hal olayı geçen ya da vatandaşlık alan kişi bu sisteme kayıt edilmektedir. Dolayısıyla ‘’Infostar’’ kaydı olan her şahısın, yurt dışında evlenme, boşanma, isim veya doğum tarihi değişikliği gibi nedenlerle alınan her türlü kararı, ıslak imza ve mühürlü, kesinleşme şerhli ve İsviçre için Apostil kaşeli olmak kaydıyla getirmesi zorunludur. Bu tip kararlar (üzerlerinde Apostil kaşesi varsa) Türkiye’deki İsviçre Konsolosluğu’na başvurulmaksızın doğrudan ve kişinin bulunduğu kantonun yetkili nüfus idaresine (bir çok kantonda bu dairenin adı Gemeindeamt) başvurularak tanınması ve Infostar sistemine kaydı talep edilir.
İsviçre’de evlenen kişilerin de bağlı bulundukları Konsolosluğa başvurarak evliliklerini Türkiye’ye bizzat bildirmesi şarttır, aksi takdirde bunu yapmayan şahısların daha sonraki evliliklerinde sorun çıkabilir.
İnfostar’da kaydı olmayan kişiler yurt dışından getirdikleri kararları doğrudan ilgili kuruma verebilirler Bu kurumların adı Gemeindeamt, Migrationsamt, Kreisbüro, Einwohnerkontrolle veya Zivilstandsamt - Kanton ya da belediyelerde farklılık olabiliyor.

5. İsviçre’de alınan boşanma kararlarının Türkiye’de tanınması ve uygulanması (Tanıma / Tenfiz İşlemi) amacıyla eskiden olduğu gibi Türkiye’de dava açmak artık gerekli değil. Bu amaçla orjinal boşanma kararı üzerine kesinleşme onayı (Rechtskraftvermerk), ardından boşanmanın gerçekleştiği kantonun Devlet Kalemi’nden (Staatskanzlei) Türkiye için Apostil kaşesi alınır, ardından karar Konsolosluğun tanıdığı bir yeminli çevirmene tercüme ettirilir, sonra Konsolosluğumuzun İnternet sayfasına girilerek, ‘’Nüfus / Yabancı Ülke Makamlarınca Verilen Boşanma Kararlarının Tescili’’ işlemleri üzerinden Salı ve Perşembe günleri öğleden sonra randevu alınır. Eşi İsviçreli olan kişiler yalnız olarak bu işlemi yaptırabilirler, ancak eşleri Türk vatandaşı ya da çifte vatandaş olan kişilerin mutlaka ya eşiyle birlikte konsolosluğa gitmesi, eğer birlikte gidemiyorlarsa ilk randevuyu alan kişinin başvuru tarihinden itibaren en geç üç ay içinde diğer kişinin de gidip tescil işlemi amacıyla doldurulan formu imzalaması gerekmektedir, diğer kişi üç ay içinde Konsolosluğa gitmezse başvuru iptal edilir.
Eşi Türk olmayan kişiler bu işlemi yalnız yaptırabilirler.

6. İsviçre’de boşanan bir Türk kadını, kararın kesinleşmesi sonrası konsoloslukta boşanma karar tescilini yaptırmalıdır. Ancak kararının kesinleşme tarihinden itibaren aradan 300 gün geçmeden tekrar evlenmek isterse Türkiye’ye giderek bir mahkemeye başvurmalı ve ‘’İddet Müddetinin Kaldırılması Kararı’nı (yani hamile olmadığının mahkeme kararı ile belirlenmesi) talep etmelidir, aksi takdirde örn. İsviçre’de yapacağı bir evliliğin Türkiye’deki nüfus kütüğüne kaydı mümkün olmayabilir. Boşanan kadın ‘’İddet Müddetinin Kaldırılması’’ kararını aldırmadan, bu 300 günlük süre içinde dünyaya çocuk getirecek olursa, bu çocuğun hukuki babası eski eşi olarak kayda geçer ve bu durum DNA testi, babalık davası gibi bir çok sorunun oluşmasına neden olur.

7. İsviçre’de toplam beş yıl ikamet eden, son üç yılını bir İsviçreli şahıs ile evli geçiren kişiler kolaylaştırılmış vatandaşlık hakkı talep edebilirler. Entegrasyon şartları (örn. çalışıyor, dil öğrenmiş, suç işlememiş ve C tipi Ausweis sahibi olmak, borçlu olmamak vb.) zorlu sınava girebilmek için ön şartlardır ancak vatandaşlık hakkı alındıktan sonra sekiz yıl boyunca boşanma olmamalı ya da boşanma gerekçesinin önceden öngörülmemiş ve sonradan oluşan bir neden olması gereklidir; ayrıca İsviçreli eşin ifadesi de çok önemlidir. Aksi takdirde vatandaşlık hakkı geri alınabilir, kişiye tekrar eski oturum belgesi verilebildiği gibi yurt dışı edilme de söz konusu olabilir.
İsviçre’de çifte vatandaşlık hakkı alan kişiler vatandaşlığa alınma kararlarını bağlı bulundukları Konsolosluk üzerinden Türkiye’ye bildirmelidirler, bu bildirimi yapmayan şahısların daha sonra Konsolosluklarda bir çok resmi işlemi yaptırmaları mümkün olmamaktadır.

8. Yaşları küçük olan, birikimleri arasında fazla fark bulunmayan ve boşanacak olan çiftlerin pansiyon kasa mevduatları mahkeme tarafından feragat sonucu paylaştırılmayabilir ancak bu şartlar dışında evlilik tarihinden – resmen ayrı yaşama süreci de dahil olmak koşuluyla – boşanma kararının kesinleşme tarihine kadar gerçekleşen tüm pansiyon kasa birikimleri yarıyarıya paylaştırılır.
Boşanma sonrası tarafların acilen ikamet ettikleri ya da işverenlerinin bağlı oldukları emekli sandıklarına (SVA – AHV/IV) başvurularak, çocukları büyüten ebeveynin bakım / eğitim primleri (Erziehungsgutschriften) ve Splitting (evlilik döneminde ödenen emeklilik primlerinin paylaşımı) taleplerinde bulunmaları gereklidir, bu uygulamalar kanunla öngörülmüş olup, talebe bağlı değildirler.

9. 60 yaşını doldurmuş ve çalışmayan, ayrıca Türkiye’ye kesin dönüş yapmak isteyen kişiler herhangi bir gerekçe göstermeden pansiyon kasa birikimlerini çekebilirler. Ancak sonradan sosyal yardım ya da ek maddi yardım (Zusatz-/Ergänzungsleistungen) alma talebinde bulunulursa büyük problemlerle karşı karşıya kalınabilir. Paranın alınabilmesi amacıyla evli olan şahısların eşlerinin noter onaylı imzası gereklidir.

10. Maluliyet emekliliği olan ya da emekli olması nedeniyle ek maddi destekler (Zusatz-/Ergänzungs-leistungen) alan bir kişi, yurt dışında yılda en fazla üç ay kalabilir. Bu dönem kişinin kendi ülkesine gidip gelmesine bağlı olmayıp yurt dışında bir yıl içinde toplam kalabileceği süredir. Kurallara uymayan kişilerin maluliyet emekliliği ve/veya ek maddi destek hakları iptal edilebilir.

11. B (Ausweis) tipi oturma iznine sahip olan kişinin yurt dışında toplam kalabileceği süre toplam olarak en fazla üç aydır. C (Ausweis) tipi oturma izni olan bir kişinin yurtdışında kalabileceği süre ise en fazla altı aydır; vatandaşlarımız Türkiye’ye gidip örneğin beşbuçuk ay kaldıktan sonra, İsviçre’ye dönüp kısa bir süre sonra tekrar geri gitmektedir. Bu durum kanunen geçerli değildir, kişi yılın toplam altı ayını yurt dışına geçirdiği takdirde diğer altı ay süresince İsviçre’de kalmalıdır.

12. Boşanmış eşlerin birbirlerine karşı yasal miras hakları yoktur ve boşanma davası açılmadan önce yaptıkları ölüme bağlı tasarruflardan (miras sözleşmeleri ve vasiyetnameler) herhangi bir talepte bulunamazlar. Boşanma yılında, çalışan eşin prim ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde, çalışmayan eş otomatik olarak prim ödeme yükümlülüğünden muaf tutulur. Bir sonraki yıldan itibaren, çalışmayan eş AHV (emeklilik sigortası) emeklilik katkı payı prim yükümlülüklerini kendisi yerine getirmelidir. Prim ödeme yükümlülüğünü yerine getirmek için, boşanmış ve çalışmayan kişilerin ikamet ettikleri belediyedeki AHV şubesine kayıt yaptırmaları gerekmektedir. AHV / IV / EO primlerinin ödenmemesinin, gelecekteki emeklilik veya maluliyet aylıklarında ciddi bir düşüşe neden olabileceğini unutmamak önemlidir.

13. Son olarak tüm vatandaşlarımıza (maalesef öncelikle erkeklere) her türlü özellikle aile içi şiddet, darp, tehdit, şantaj ve benzeri ya da daha ağır suçların beraberinde gözaltına alınma, evden uzaklaştırılma, eş ve – varsa – çocuklarla hayli uzun sürebilecek görüşme yasağı, hatta suçların niteliği ve tekrarlanması sonucu yurt dışı edilme ile sonuçlanacağını bilmelerini ve dikkatli olmalarını öneririm.

www.tanjudalgic.ch[email protected]

Bu haber toplam 4820 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.