Haber: Bahtiyar Okumuş

BERN - İsviçre’de 15 yıl yaşayan bir kadın, sosyal yardım aldığı gerelçesi ile  oturum izni uzatılmadı. Kuzey Afrika’nın bir ülkesinden  15 yıl önce evlenip, İsviçre’ye gelen Fatima Bennani (40) isimli bir kadın 2018 yılında eşinden şiddet gördüğü gerekçesiyle boşandı. Boşanma sonrasında bir iş bulma aracılığı yapan merkez aracılığıyla yarı zamanlı ve kesintili olarak çalışan kadının aldığı ücret,  çocuklarının geçimine ve ev masraflarını sağlamaya yetmedi. Bu yüzden 5  yılda toplam 66 bin frank, (ayda 1.000 chf nin  biraz üzerinde) sosyal yardım alarak geçimini sürdürmeye çalıştı.

İsviçre’de on iki yıl yaşadıktan sonra , Federal Göç idaresi 2019 yılında kadının oturma iznini uzatmayı ret etti ve ülkeden sınır dışı edilmesini istedi. Göç ve sosyal hukuk kanunları İsviçre’de yakından bağlantılıdır. Göçmenlerin sosyal yardım alması belirli bir miktarı (genellikle 20.000 CHF) aşarsa, sosyal yardım daireleri bunu göçmenlik makamlarına bildirmekle yükümlüdür. Sosyal yardımın alınması, entegrasyon eksikliğinin ve etkilenen kişinin ikametgahının bir göstergesi olarak yorumlanıyor ve bu nedenle oturum izni iptal edilebiliyor.

2019 yılında yabancılar ve entegrasyon Yasası’nda yapılan değişiklikten bu yana, sosyal yardım alanların İsviçre’de 15 yıldan fazla yaşayan kişiler olsa bile oturum hakları alınabiliyor.

Göç yasasının doğuracağı sonuçlardan korktukları için pek çok göçmen, çok muhtaç durumda olsalar bile sosyal yardım almak istemiyor. Sonuç olarak, özellikle birçok göçmen aile bu nedenle yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

PARLEMENTODA DEVREYE GİRECEK

Ulusal Meclis’in sonbahar oturumunda, sosyal ve göç hukuku arasındaki bağlantı yine bir konu olacak.  Sosyal Demokrat Parti (SP)  “yoksulluk suç değildir” isimli parlamento girişimi başlattı.  Bu girişimle on yıldan fazla bir süredir İsviçre’de yaşayan ve kendi kusurları olmaksızın sosyal yardım alan kişilerin artık oturma veya yerleşme izinlerini iptal edilmemesi talep ediliyor. Gelecek hafta, tasarı sonbahar oturumunda tartışılacak.