Yeni bir yıl gelince dünyanın birçok yerinde kutlamalar yapılıyor. Yeni yılı karşılama eğlenceleri düzenleniyor. Oysa ömrümüzden bir yıl daha azalıyor ve mutlak hakikate biraz daha yaklaşılıyor. İnsan, ömründen bir yılın daha eksilmesini kutlar mı? Yeni yılla ilgili hep iyi dilekler temenni edilir. Lakin kan ve gözyaşı dinmek bilmiyor. Önce savaşlar yaşanıyor, sonra masaya oturularak barış görüşmeleri başlıyor. Birileri kazansın diye insanlar ölüyor, yurtlarını terk ediyor. Uluslararası büyük kuruluşlar kınama yayınlamanın dışında bir iş görmüyor. Haklı olan değil, güçlü olan kazanıyor.
Bu yılbaşında geride bıraktığımız yılın muhasebesini yapalım. Neler yapıldı ve yaptıklarımızın hangilerinden pişman olduk? Hangi hatamızdan dersler çıkardık? Bir şeyleri düzeltmeye çalışırken neleri yıktık? Bir yıl içinde kimler geldi, kimler geçti? Hiç kimsenin kalıcı olmadığı bu dünyada küçük menfaatler için kimseyi kırmaya değmiyor. Dünya bütün istek ve temennilerin tecelli ettiği bir yer değildir. Kimse dünyanın muradını alamamıştır. Yakın çevremizde kaybettiklerimizin geleceğe dönük birçok hesabı vardı. Lakin bütün planların ve hesapların yarıda kaldığını görmekteyiz ve bundan ibret almamaktayız.
Geçtiğimiz yıl aramızda olup da vefat eden onlarca arkadaşımız, akrabamız var. Görevde olup da ayrılanlar da oldu. Belki gelecek yıl bizim için de böyle bahsedecekler. Kimin ölüp kimin kalacağı belli değil. Bunun için kimseyi kırmaya, dışlamaya gerek yok, pişman olacağımız şeyleri yapmamaya çalışmalıyız. Yeni yılda yaptığımız hataların tekrarlanmamasına dikkat etmeliyiz. Birilerinin para kazanabilmek için yeni yılı fırsat bilerek oluşturduğu ekonomik piyasanın oyuncağı olmayalım.
İsviçre'de yaşayan Türk toplumu olarak da yeni yılda daha birlik ve beraberlik içerisinde olmamız, kendi geleceğimiz için çok önemlidir. Yıllar gelip geçiyor ve eğitimde, sanatta, sporda ve iş dünyasında yıllardır yerimizde saymaktayız. Sağdan sola, soldan sağa sayımız hep aynı. Hatta bazen haksız dışlamalarla insanlarımızı küstürüyoruz. Daha fazla kucaklayıcı ve hoşgörülü olmak zorundayız. Yarım asrı geçkin bir zamandır İsviçre'de var olan toplumumuz var olmaya devam edecektir. Yani yolcu değil hancıyız. Kalıcı çalışmalar yapmalı ve hedeflerimizi buna göre şekillendirmeliyiz. Unutmayalım ki en büyük ve kârlı yatırım insana yapılan yatırımdır.
Malumunuz milyonlarca soydaşımız ve dindaşımız zor şartlar altında hayatlarını devam ettirmek zorunda kalıyor. Yılbaşı çılgınlığına harcayacağımız milyonları onlara hibe etmek suretiyle bir nebze olsun gönüllerine su serpelim ve onlara yalnız olmadıklarını hissettirelim. Yeni yıla yardımlaşma ile başlayarak bir yaraya merhem olalım. Unutmayın, küçük yardımlar bir araya gelince yekun teşkil eder. Muhtaçlara maddi ve manevi yardımlarımızı esirgememeliyiz. Yeni yıldan temennimiz savaşların sona ermesi, insanlık için barış ve huzurun geldiği bir sene olmasıdır. Bunun için de gayret göstererek, adım atmalıyız.
Bu vesileyle yeni yılımızın bütün insanlığa hayırlar getirmesini niyaz eder, huzur mutluluk ve başarılar dileriz.