Vekaletle daha nereye kadar

Ömür Çelik

Bern Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirlik kadrosu müşavir Dr. Ahmet Akın'dan bu yana "Müşavir Vekili" kadrosuyla idare ediliyor.  İşi vekaletle idare eden vekil müşavirler de haklı olarak var olan hizmetleri olduğu gibi idare ederek durumu kurtarmaya çalışıyorlar. Vekalet sahipleri inisiyatif alamayarak din hizmetlerini rölantide sürdürüyorlar. Bu önemli görevim daha ne kadar vekaleten yürütüleceğini çok merak ediyoruz.  Bir taraftan büyük görevler beklediğimiz bu makam, diğer taraftan vekaletle yürütülmesi tezat oluşturduğunu söylemek isteriz.


Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, kurum bünyesinde toplam 144 bin 250 görevli personel olduğunu, bunların 100 bin imam-müezzin statüsünde, 20 bin kadrolu Kur'an Kursu öğretmeni, 20 bin geçici Kur'an Kursu öğreticisi, 3 bin vaiz ve bin 250 müftünün bulunduğunu açıklamıştı. Bu kadar kadronun içinde 130 bin vatandaşımızın yaşadığı İsviçre'ye bir Din Hizmetleri Müşaviri bulamamaları  biraz garip karşılanıyor.  15 Temmuz darbe girişiminden sonra  Din Hizmetleri Müşavirlikleri bu zamana kadar bildik hizmetlerin dışında dini istismar eden din simsarlarının elinden Müslüman Türk milletini koruyacak vasıfta kişiler olmalıdır.  Belki geçmişte Bern Büyükelçilik Din Hizmetleri Müşavirliği görevini vekaleten yürüten kıymetli hocalarımızın akademik ve  bürokratik kariyerleri "asalete" çevrilme imkanları yoktu, fakat şu anda görevi vekaleten yürüten Bilal Yıldız hocanın vekaletini asalete çevrilmesine bir engel olmadığını görmekteyiz.

Müşavir Vekilimiz Bilal Yıldız, İsviçre'de oturumu olan bir kişi. Eğitimini tamamladıktan sonra Diyanet İşleri'nde din görevlisi olarak göreve başladı. Almancayı iyi derecede bildiği gibi İsviçre'yi kurum ve kuruluşlarını da  bilen tanıyan birisi. Yani muhataplarıyla kendi dillerinde konuşabilecek vasıflarda ender din adamlarımızdan birisi. Böyle  güzel vasıfları bulunan oturma hakkı ve dil bilme gibi bir sıkıntısı olmayan kişileri değerlendirmek bence en akıllıca çözüm olacaktır.


Biz geçtiğimiz yıl Türklerin İsviçre'ye gelişlerinin 50. yılını bir toplantıyla yad ettik. İkinci elli yılla alakalı olarak şartların bir önceki elli yıl gibi olmadığını hatırlatmak isteriz. Yarım asırdır, İsviçre'de yaşayan vatandaşlarımızın dini ihtiyaçlarını karşılamak için var olan İsviçre Türk Diyanet Vakfı ve Bern Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirlikleri bundan önceki yıllardan daha farklı görevler yerine getirmek zorundadır. 

Cuma namazı kılmak, çocukları bazı din bilgilerini öğretmek gibi var olan hizmetlerin dışına çıkılmalı ve kalıcı hizmetler için kalıcı projeleri harekete geçirmelidir. Bu hizmetler vekaletle yürütülmez. Bu hizmetler görev süresi beş yıl olan Müşavirlerle de neticeye ulaşamaz. Gelen müşavirin ülkeyi tanıması yapıya uyum sağlaması görev süresinin yarısı alacaktır. Diğer yarıda da ne zaman hizmet edecektir? İsviçre hukukunda bir sıkıntı yaşanmayacaksa, bu sürelerin yeniden elden geçirilmesi gerekiyor.  "Türk memurluk kanunu böyledir" diyerek işin içinden sıyrılmak doğru olmaz. Bir şey yanlışsa  kanun değiştirilir ve olması gereken şekle getirilir. Önemli olan hizmetin devamlılığı ve vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının karşılanmasıdır. 

Bu işler vekaleten olmaz. Olmuyor da.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.