Ulusal seçimlere doğru - 20 Ekim'de kim kazanacak?

200 sandalyeli Ulusal Meclis ve 46 sandalyeli Kantonlar Meclisi'ne seçilebilmek için adaylar çalışmalarını sürdürüyor. Ulusal Meclis seçimlerinde Türkiye kökenli isimler adaylık konusunda en fazla Sosyal Demokrat Partisi'ni tercih ettiler. 

En fazla Türk aday SP'den 


YARIŞ HIZLANDI 
20 Ekim 2019 pazar günü gerçekleşecek Ulusal Meclis seçimlerine katılacak Türkiye kökenli adayların isimleri belli olmaya başladı. 200 sandalyeli Ulusal Meclis ve 46 sandalyeli Kantonlar Meclisi'ne seçilebilmek için adaylar çalışmalarını sürdürüyor. Ulusal Meclis seçimlerinde Türkiye kökenli isimler adaylık konusunda en fazla Sosyal Demokrat Partisi'ni tercih ettiler. 


Cemil Baysal / SEÇİM ANALİZİ

20 Ekim 2019 pazar günü gerçekleşecek Ulusal Meclis seçimlerine katılacak Türkiye kökenli adaylar belli olmaya başladı. 200 sandalyeli Ulusal Meclis ve 46 sandalyeli Kantonlar Meclisi'ne seçilebilmek için adaylar çalışmalarını sürdürüyor. Değişik siyasi partilerden farklı kantonlarda seçimlere katılacak adaylar seçim çalışmalarını sürüdüyor. Ulusal Meclis seçimlerine en fazla Türkiye kökenli isimler Sosyal Demokrat Partisi SP'den.  Son aylardaki kanton seçimleri Yeşiller ve GLP için başarı getirdi, ancak SVP yenilgiye uğradı. Bu eğilim 20 Ekim'deki Ulusal Konsey seçimlerinde devam edecek mi? 

Fransa, Almanya ve İtalya'da büyük partiler basitçe ortadan kaybolurken ya da hayatta kalmak için savaşırken, İsviçre'de siyasi istikrar, barış ve sıkıntı yaşanıyor. Bunun temel nedeni yarı doğrudan demokrasi, inisiyatif ve referandum sistemi ve bir uyumluluk hükümet sistemininin oluşu. Ancak geriye doğru baktığımızda bu her zaman böyle değildi. Şöyle 100 yıl öncesine dönünce farklı bir siyasi tablonun olduğunu görüyoruz. Bugünün FDP'si liberaller onlarca yıl boyunca Parlamento ve Federal Konsey'e hükmediyordu.
1919 yılında oransal temsilin yürürlüğe girişine kadar ulusal mecliste 115 Liberal, 42 KK (şimdiki CVP), 20 SP ve 4 çiftci oturuyordu. Bundan sonra Ulusal mecliste halen FDP'nin 69, CVP ve SP'nin 41, yeni kurulan BGB (bugün SVP) 30 sandalyeleri vardı. O dönem küçük partiler yoktu. Ve yine de 7 Federal Konsey'den 5'i liberaller (FDP)ye aitti. Sadece 1959'dan itibaren 2 FDP, CVP, SP ve 1 SVP temsilcisi olan sihirli formül dönemi başladı. Bunun nedeni, üç büyük partinin on yıllarca yaklaşık 50 ulusal meclis üyesi elde etmiş olması ve Halk Partisi SVP'nin 20 ila 30 arasında olması.

1935'ten itibaren ilk kez yeni rekabet başladı. Savaş yıllarındaki Komünistler ve Cepheciler başlangıçta kısa bir süre saman alevi gibi parladılar sonra söndüler. Ancak Migros'un babası Duttweiler'in partisi olan Landesring'in  Migrosun desteğiyle bazen bir düzine koltuk kapmayı başardı. Aynı derecede 1970'ten sonra yabancılaşmış partiler, daha sonra ise Oto ve Özgürlük Partisi oldu. Fakat hepsi tekrar ortadan kayboldu. Ulusal çapta bir istikrardan yoksundular. Migros boykotlarının üstesinden gelindi ve diğer konudaki hareketler Halk Partisi SVP tarafından emildi. Sadece Lega dei Ticinesi ile Ticino hala bir istisna olmaya devam etmekte. 
SVP, artan göç, bağımsızlık ve daha az devlete karşı mücadele eden milliyetci, geniş, ulusal muhafazakar bir parti olarak kendini kanıtladı. 1999 yılından bu yana, seçmenlerin yaklaşık yüzde 30'unun oylarını alarak en güçlü parti olmuştur.

Yeşillerin yükselişi ve federal Üyesi'nin (Bakan) çekilmesi
Yeni bir parti olarak diğer ülkelerde olduğu gibi Yeşiller  (GP) 1980'lerde ortaya çıktı. Zamanla, sol pozisyonların çoğunu ele geçirdiler ve bugün SP ile sol yeşil bloğu oluşturdular. Bu 2004'te, ekolojik ve ekonomik hedefler açısından daha pragmatik bir seyir izleyen yeşil liberallerin (GLP) oluşumuna yol açtı. Yeni parti güçleri, devlet hükümetinde büyük bir devrilmeye yol açtı. SVP 2003 yılında Federal Konsey'de CVP "aşırı temsil" e karşı yarıştı. Öte yandan,"hükümet sadakati eksikliği"nedeniyle merkez sol kendisini tıkadı. Ancak, Ruth Metzler'in seçimi yaklaştı ve az oy farkıyla Christoph Blocher Federal Konsey üyesi oldu. 2007 yılında bu defa aynı kaderi Blocher yaşadı: CVP ve SP kesimi bu defa Eveline Widmer-Schlumpf ile az oy farkıyla kazandı ve Blocher'i federal konseyden çıkarmayı başardılar. En büyük parti olan SVP son zamanlarda Ueli Maurer ve Guy Parmelin ile iki bakan ile temsil etme dönemini yeniden geri kazandı. Ama uyum artık eskisi gibi çalışmıyor. Yeşiller ve SVP partisi, kutuplaşmış İki blok bağlantısı arasında siyasi farklılıklar arttı ve büyük reform çalışmaları imkansız hale geldi. Her ikisi de hükümet ve Protesto partileri arasındaki klavyede ustaca oynuyor. SP Başkanı Levrat muhafazakar partiler için kırmızı çizgide kaldı  ve aynı zamanda kendi tabanında Avrupa politikası pek destek bulmuyor. Sol-Yeşil Magdalena Martullo-Blocher'e yaklaşıyor gibi görünüyor, şayet SVP Federal Konsey adayı olursa. 

İklim politikası-herkes herkese karşı
İki federal Konsey Partisi FDP ve CVP  uyumu kurtarmaya çalışıyor, ancak kendi durumlarından da endişe ediyorlar. İklim politikası siyasi gündemde hakim olduğu için, FDP üye anketi sonrasında bir iklim programı geliştirdi. Böylece, kendisini SVP'den uzaklaştırarak GLP'ye gidecek seçmenleri önleyebilecek. Halk Parti SVP anti-iklim doğa ve çevrecilik duruşunu yumuşatıp bir vatan koruma kampanyasına dönüştürme ihtimali imkansız değil.  Federal Konsey'de temsil edilen en güçlü dördüncü siyasi parti CVP 2015'te oy kaybederek yüzde 10.6'ya geriledi. Parti bu kez Bakan Amhert etkisinin oy artırmasını umuyor ve aynı zamanda eski çevre Bakanı Doris Leuthard'ın CVP adına meydanlara inmesini umuyor. Yeşiller yüzde 7 barajında. Oysa 2007 yılında yüzde 10 barajına ulaşmıştı. 2015 yılında yüzde 7'ye düştü. Şimdi devam eden iklim tartışmasının ardından CVP'yİ geçmeyi umuyorlar. Sosyal Demokrat SP, önceki seçimlerde GP'ye oy kaybettiği için, her zaman yeşil politikaları temsil ettiği bir enerji geçiş planını hatırlatmak istiyor. Bu nedenle, iklim tartışmalarında herkesin herkese karşı mücadelesi fitillenmiş durumda. Seçim kampanyaları başladı ve 20 Ekim'de daha fazlasını öğrenenebileceğiz.


Sosyal Demokrat SP'nin Aaargau'dan adaylarından Alime Kösecioğulları diğer Türkiye kökenli adaylar gibi plakat ve afişlerle seçim kampanyasını sürdürüyor. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İsviçre Haberleri