Görüşmede Levrat'a, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve PKK hakkında bilgi veren Yeneroğlu, Türkiye ile ilgili gerçeklere terör örgütlerinin perspektifinden bakılmaması gerektiğini söyledi. TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, İsviçre ile daha yoğun temas gerektiğini belirterek, "İsviçre'de terör örgütünün siyasi uzantıları maalesef çok güçlü. Çünkü İsviçre kamuoyu terörü gözardı ediyor. Ülkemizle ilgili gerçeklerin ters yüz edildiği ve tamamen birçok noktada terör örgütlerinin şu ya da bu uzantıların perspektifinden Türkiye'ye bakıldığını müşahede ediyoruz." dedi.
Yeneroğlu daha sonra Türkiye'nin Bern Büyükelçiliğinde basın toplantısı düzenledi. Levrat ile yaptığı görüşmede, İsviçre'de yaşayan 130 binden fazla Türk göçmenin siyasette çok daha etkinliği noktasında engellerin kaldırılmasının ortak sorumluluk olduğunu ifade ettiğini aktaran Yeneroğlu, şöyle konuştu:
"İsviçre'deki burka yasağına yönelik duruşu ve partisinin vatandaşlık kampanyalarına desteğinden dolayı Levrat'a teşekkür ettim. İsviçre'nin, Türk toplumuna ve İsviçre'de yaşayan Balkanlardan gelen Müslüman topluma daha fazla açılması gerektiğini ve iletişim ortamlarının daha da geliştirilmesi gerektiğini ifade ettim."
Türkiye ile İsviçre arasında ilişkilerin daha ileri boyutlara taşınması hususunda ortak sorumluluğun bulunduğunu Levrat'a anlattığını dile getiren Yeneroğlu, görüşmede, İsviçre kamuoyunda Türkiye aleyhindeki olguların uzun vadede ikili ilişkilere zarar verecek nitelik oluşturmaması için ortak hassasiyet gerektiğini konuştuklarını kaydetti.
Yeneroğlu, Levrat'a, PKK'nın terör olaylarını anlatma fırsatı bulduğunu belirterek, "Türkiye'nin yaşadıklarının onda biri İsviçre'de veya Avrupa'da başka bir ülkede yaşanmış olsaydı acaba nasıl tepki gösterilirdi hususunu düşünmeleri gerektiğini söyledim." dedi.
Yeneroğlu, Levrat'ın bu eleştirileri kabul ettiğini, kendisinin de daha hassas olunması gerektiğini, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin kınanmasında gecikildiğini ve Türk milletinin milli iradeye sahip çıkma noktasında gösterdiği kahramanlığa gereken hassasiyetin yeterince gösterilmediğini kendisine bildirdiğini aktardı.
Levrat'ın gelecek haftalarda Türkiye'ye heyetle resmi ziyarette bulunacağını ve TBMM İnsan Hakları Komisyonunu da ziyaret etmesini beklediklerini anlatan Yeneroğlu, bundan sonraki görüşmelere Ankara'da devam edileceğini bildirdi.
"Bu konuda daha aktif olmamız lazım"
Türkiye'deki birçok kununun diğer ülkelere farklı şekilde yansıtıldığı eleştirisini aktaran Yeneroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin gündemini yakından takip eden ve yahut da etmese bile çok eleştirel bakış açısına sahip kişilerle yakın iletişim kurup Türkiye'nin gerçeklerini bizim perspektifimizden onlara anlatma noktasında yükümlülüğümüz var. Bu konuda daha aktif olmamız gerektiğini düşünüyorum. Burada eksikliklerimizin de olduğuna inanıyorum. İsviçre bu anlamda eksikliklerimizin dikkat çektiği ülkelerin başında geldiğiniz düşünüyorum.
İsviçre siyasetiyle daha yoğun temas halinde olmamız gerektiği kanaatindeyim. Ülkemiz ile ilgili gerçeklerin tersyüz edildiği ve tamamen birçok noktada terör örgütlerinin şu ya da bu uzantılarının perspektifinden Türkiye'ye bakıldığını müşahede ediyoruz. İsviçre kamuoyunu arzu edildiği şekilde besleyebildiğimizi iddia edemeyiz. İsviçre'de terör örgütünün siyasi uzantıları maalesef çok güçlü. Çünkü İsviçre kamuoyu terörü gözardı ediyor hatta bunun meşru boyutlarının olduğunu varsayıyor. Bunu ön kabul olarak değerlendiriyor ve çok daha masumane görüyor. Türkiye'de yaşananların onda biri sadece iki hafta içinde İsviçre'de yaşanmış olsa İsviçre hükümetinin tepkisinin özellikle insan hakları ideallerini ön planda tutan değil tam tersi çok ağır Türkiye'nin şimdiye kadar uygulamadığı çok ağır insan hakları ihlallerini de ihtiva eden yaptırımları uygulayacağı noktasında en ufak şüphem yok."
FETÖ'ye Avrupa'nın bakışını da değerlendiren Yeneroğlu, Batı Avrupa ülkelerinin de zamanla bu örgütün gizli ajandası olduğunu anlayacaklarını söyledi.
Yeneroğlu, "Hatta ben birçoğunun da bildiğini düşünüyorum ama şu an konjonktür onların o örgütle ilgili işlem yapmaları sanki Türkiye talep ediyormuş gibi görüntü oluşturacağı için ve o görüntü için de kendi egemenlik alanları için de bulunmak istemiyorlar. Ama ben Almanya, Fransa ve Hollanda'dan eminim ki önümüzdeki bir yıl içinde o örgütün gelişim alanlarını kısıtlayıp hareket alanı bırakmayacaklardır. Aldığımız duyumlar itibarıyla onlar da bunun çok farkındalar. Bunu engelleyeceklerdir ama kendi yöntemleriyle engelleyeceklerdir. Bunda benim bir şüphem yok." dedi.
Toplantıya, Türkiye'nin Bern Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Volkan Karagöz de katıldı.