Tatil dönüşüne dikkat: Bu sendrom kalp krizini taklit ediyor

Tatillerde aşırı yemek yemek, uyku düzeninin bozulması, sıvı kaybı ve adrenalini yükselten sporların yoğun şekilde yapılması, kalbi yorarak ‘tatil kalbi sendromu’na sebep oluyor.

Covid-19 pandemisinin hafiflemeye başladığı şu günlerde, iki yıl aradan sonra ağız tadıyla bir bayram geçirdik. Sevdiklerimizle görüştük ya da rahatça tatile gittik. Belki de bir kısmımız tatiline hâlâ devam ediyor. Ancak uzmanlar, oruç döneminden sonra gelen Ramazan Bayramı ya da tatil gibi dönemlerde yaşanabilecek kalp sıkıntılarına dikkat çekiyor.

Tatillerde aşırı yemek yemek, uyku düzenin bozulması, sıvı kaybı ve adrenalin sporlarının yoğun şekilde yapılmasının kalbi yorarak ‘tatil kalbi sendromu’na davetiye çıkardığını söyleyen kalp ve damar cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Barış Çaynak, uyarıyor: Daha önce hiç kalp şikâyeti yaşamayan kişilerde bile ciddi ritim bozukluğuna yol açabilen ‘tatil kalbi sendromu’, kalp krizini taklit eden belirtiler verir. Tedbir alınmadığı takdirde kalp yetmezliği veya inme gibi problemlere yol açarak hayati risk oluşturabilir.

KALP YETMEZLİĞİ VE İNMEYE KADAR GİDEBİLİR

Tatillerde acil servislere kalple ilgili başvuru sayısının yüzde 15 oranında arttığını belirten Prof. Dr. Çaynak, ‘tatil kalbi sendromu’ şikâyetiyle gelenlerin sayısının da bu grubun içinde hatırı sayılır oranda olduğunu ifade etti. Genelde 30-50 yaş grubunda sık görülen ‘tatil kalbi sendromu’nun ritim bozukluğunun dışında bayılma, şuur kaybı gibi şikâyetleri de ortaya çıkarabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Çaynak "Tatil kalbi sendromu, tek başına ölümcül bir sendrom değil. Ancak buna eşlik eden baş dönmesi, nefes almada zorluk, göğüste baskı hissi, bayılma, bilinç kaybı, çarpıntı gibi durumların görülmesi tehlikeli olabilir. Durum kalp yetmezliği veya inmeye kadar gidebilir" diye konuştu.

BOZULAN BESLENME DÜZENİ TETİKLİYOR

‘Tatil kalbi sendromu’ sebebiyle hastaneye başvuran kişilerde olayın üstünden iki gün geçtikten sonra kalple ilgili yapılan tetkiklerin genellikle temiz çıktığına işaret eden kalp ve damar cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Çaynak "Tatilde beslenme düzenimiz bozuluyor. ‘Tatilde yerim, eve dönünce aldığım kiloları veririm. Yılda bir kere tatile çıkıyorum, doya doya yiyip içmeliyim’ düşüncesi, sağlığımıza zarar veriyor. Kontrolsüz fast food tüketimi, her şeyden biraz tatma isteği, artı kilolar olarak hanemize yazılıyor. Her zaman yediğimizden daha fazla yemek yemek kandaki serbest yağ asitlerinin artmasına neden olarak kalpte ani ve sebepsiz ritim bozukluğuna yol açıyor. Yaşanan ritim bozukluğu, daha çok kalbin kulakçıklarının ritmini kaybetmesi (atrial fibrilasyon) durumudur" dedi.

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Barış Çaynak

SEBEP RİTİM BOZUKLUĞU

‘Tatil kalbi sendromu’nun 40 yıldır bilinen bir sendrom olduğunu ama mekanizmasının bugüne kadar anlaşılamadığına dikkat çeken Prof. Dr. Çaynak, şöyle devam etti:

"Çünkü mekanizma aranırken kalple ilgili bir bulguya rastlanmıyor. Damar tıkalı değil, kalp kapağı bozuk değil, kalp yetmezliği yok ama kalp krizini taklit eden belirtiler gösteriyor. Kalbin ritim hücreleri tıpkı elektrik hattı gibi işliyor. Ritim hücrelerinin mekanizmasının işlemesini sodyum, potasyum ve kalsiyum gibi bir takım elementler sağlıyor. Yiyip içtiklerimiz bu elementlerin dengesini değiştirerek kalbin ritmini bozuyor. Kalpte ritim bozukluğu önemli bir semptomdur. Bu tür çarpıntılar her zaman selim çarpıntılar değildir. Ritim bozukluğu devam ederse kalp içerisinde pıhtı oluşumuna sebep olur. O pıhtı da beyne atar ve inme olur. Bu sebeple devam eden bu ritim bozukluklarının tedavisinde çok kuvvetli kan sulandırıcılar kullanıyoruz. Bu yüzden ritim bozukluğunun geçici mi, yoksa kalıcı mı olduğunu iyi tespit etmek gerekiyor."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri