Avrupa bu kış halihazırda doğalgaz depolarının boşalmasından ve fiyat artışından dolayı sorunlar yaşarken Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve AB'nin Moskova'ya uyguladığı ekonomik yaptırımların ardından enerji konusunda çözüm arayışı başladı.
Azerbaycan başta olmak üzere başka doğalgaz boru hatları ve sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ilk akla gelen çözümler. Onun ardından nükleer ve yenilenebilir enerji, hidroelektrik santraller ve kömür geliyor.
Nükleer enerji ihtimali Almanya, İngiltere, Belçika ve Fransa'da her geçen gün düşerken kömür santrallerinin çoğu iklim hedefleri konusundaki baskı nedeniyle kapatılmıştı.
LNG önem kazandı
Yaptırımlar Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışı sağlanan Yamal-Europe, Kuzey Akım 1 ve TürkAkım gibi boru hatlarını da etkileyebilir.
Bir yandan doğalgaz teminatının durabileceğini düşünen enerji şirketleri, işgalin başladığı gün Rusya'dan siparişlerini artırdı.
Cuma gecesi ve Cumartesi, son iki aydır durdurulmuş olan ve Belarus ile Polonya topraklarından giden Yamal-Europe boru hattı üzerinden Almanya'ya ekstra gaz gönderildi.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) verilerine göre, Belarus topraklarından geçen Yamal-Europe boru hattından Almanya'ya en son 20 Aralık 2021'de gaz teslimatı olmuştu.
Kuzey Akım 2'yi durdurma kararı alan Almanya, Rusya'dan boru hatları ile gelen doğalgazın eksikliğini LNG ile doldurmaya yöneleceğini açıkladı.
Almanya LNG terminali inşasına başlayacak
Bloomberg'in haberine göre, Pazar günü Almanya parlamentosunda konuşan Almanya Başbakanı Olaf Scholz son dönemde yaşanan olaylar sonrasında, uygulanacak enerji politikasının yalnızca ekonomi ve iklim için değil aynı zamanda güvenlik bakımından da kritik olduğunu belirtti.
Enerji bağımlılığını azaltmak için değişime gideceklerini söyledi.
LNG terminali inşasına başlayacağını, elektrik tesisi için kömür rezervi oluşturacağını ve enerji şirketlerini kıştan önce gaz depolamaya zorlamayı planladığını açıklayan Almanya'nın gaz ihtiyacının yüzde 50'den fazlası Rusya'dan temin ediliyor.
Reuters'ın haberine göre Almanya ayrıca Norveç, Hollanda, İngiltere ve Danimarka'dan borularla gaz temin edebilir.
Ancak Avrupa'nın ikinci büyük gaz tedarikçisi Norveç'in başbakanı, ülkenin zaten maksimum kapasitede gaz gönderdiğini ve Rusya'dan gelen gazın yerine bunun konamayacağını söyledi.
Hollanda gazı fiyatları ise LNG'den daha yüksek olduğu için, o alternatif de LNG'nin önüne geçemiyor.
Bloomberg ayrıca İtalya'nın kapatılan kömür santrallerini yeniden açabileceğini aktardı. Ülkenin yeşil enerji alanları için onay sürecini kolaylaştıracak adımlar üzerine çalışılacağını ve gaz depolama teşvikini artırmak için önlemler almaya hazırlandığını açıkladı.
İtalya'nın ABD'den LNG; Azerbaycan, Cezayir, Tunus ve Libya'dan da şu anda var olan borular üzerinden doğal gaz almayı düşündüğünü belirtti.
ABD en büyük LNG tedarikçisi
Boru hatlarıyla Avrupa'ya ulaşan doğalgaz akışının azalması da LNG ile telafi edilmeye başlanmıştı.
Ocak ayında Avrupa ve İngiltere'ye LNG ithalatı, geçen yılın neredeyse üç katına çıkarak 13 milyar metreküple tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştı. Bu rakamlar, o ay Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışının yaklaşık yüzde 70 fazlasıydı.
Kış sezonu başladığından beri ABD, AB ve İngiltere'ye ithal edilen ek LNG'nin yarıdan fazlasını karşıladı. ABD'nin Avrupa'ya LNG ihracatı, 2021'in son çeyreğinde geçen yılın toplamından yüzde 40 daha fazla oldu.
LNG her ne kadar önemli bir alternatif olarak görülse de küresel LNG tedarikçilerinin üretim ve taşıma kapasitesi sınırlı. LNG altyapısı kurmak, milyarlarca dolarlık harcamaya mal olup uzun yıllar alabilir.
Ayrıca bazı firmalar için Rusya doğalgazından vazgeçmek o kadar kolay değil.
Bloomberg'in haberine göre bazı elektrik üreticileri, enerji kaynaklarını Rusya'dan almayı durduracağını açıkladı.
Örneğin Danimarka şirketi Orsted Pazar günü, Rus kömür ve biyoyakıt almayı durdurduğunu, Rus firmalarıyla yeni kontrat yapmayacağını açıkladı.
Ancak doğalgazla ilgili herhangi bir kararı, bireysel şirketler yerine AB'nin ve ülkelerin siyasi seviyede alması gerektiğini belirtti.
AB enerji bakanları hafta başında enerji güvencesiyle ilgili konuşmak üzere buluştu. Avrupa'nın enerji bakımından bağımlılığının azaltılması ve alternatifler üzerine konuşuldu.
Depolardaki gaz miktarı azalmıştı
Avrupa'nın ve dolaylı olarak İngiltere'nin Rusya doğalgazına olan bağımlılığı geçtiğimiz 10 yılda arttı.
IEA verilerine göre, Rusya 2009 yılında Avrupa'nın doğalgaz ihtiyacının yüzde 25'ini karşılarken 2021 yılında bu rakam yüzde 32'ye çıktı.
Ancak geçen yıldan bu yana Rusya Avrupa'ya gönderdiği gaz miktarını azaltmaya başladı.
Bu dönemde Rusya Devlet Başkanı Putin, Avrupa'ya gazı kasten kısmakla suçlanmıştı. Fakat kendisi, yaşanan sıkıntının Avrupa'nın enerji sistemindeki 'sistematik hatalardan' kaynaklandığını belirtti.
Rusya devletinin sahibi olduğu Gazprom ise yakın dönemde, Avrupalı alıcılar talep etmediği için gaz akışında eksiklik yaşandığını söylemişti.
Avrupa depolarındaki doğalgaz miktarı bu yıl, son beş yıllık ortalamanın yüzde 30 altında kaldı. Rusya'dan tedarikin azalması, iklim koşulları ve depoların boşalması hem fiyatları hem de enerji ihtiyacını artırdı.
Ukrayna'nın önemi azaldı
Ukrayna'nın transit ülke olarak önemi ise Rus gazını doğrudan Avrupa ile İngiltere'ye taşıyan ve 2011 yılından bu yana kullanılan Kuzey Akım 1 doğalgaz boru hattıyla birlikte 2009'dan beri yüzde 60'tan fazla azaldı.
Ancak Ukrayna yine de Rusya gazının Avrupa'ya ulaşmasında önemli bir konumda yer alıyor.
Kaynak: TRT HABER