İtalya'da araştırmacılar, Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüsün düşünülenden daha önce yayılmaya başlamış olabileceği ihtimali üzerinde durarak, geçen yılın son çeyreğinde Lombardiya bölgesinde normalin üzerinde zatürre veya grip vakasının görülüp görülmediğini inceliyor.
Milano Üniversitesi'nde epidemiyoloji ve tıbbı istatistik profesörü olan Adriano Decarli, geçen yılın Ekim ile Aralık ayları arasında Milano ve Lodi arasındaki bölgede zatürre ve grip teşhisiyle hastaneye kaldırılanların sayısında ciddi artış olduğunu belirlediklerini söyledi.
"Normalin çok üzerinde zatürre ve grip”
Tam sayı veremeyeceğini belirten Decarli, ancak bölgede normalden "yüzlerce” daha fazla kişinin bu üç aylık dönemde hastanelerde tedavi altına alındığını, bazılarının hayatını kaybettiğini belirtti. Milano ve Lodi, İtalya'da koronavirüsün en fazla can aldığı şehirler arasında bulunuyor.
Hastane kayıtları ve hastaneden çıktıktan sonra evinde hayatını kaybedenler de dahil, söz konusu vakalarla ilgili tıbbı verileri inceleyen Decarli, yeni koronavirüsün İtalya'ya o dönemde yayılıp yayılmadığını tespit etmeye çalışıyor.
Neden uzun süre tespit edilemedi?
Decarli, "Virüsün 2019 sonunda İtalya'ya gelip gelmediğini anlamak istiyoruz. Eğer öyleyse, neden uzun bir süre bu tespit edilemedi? Tespit edilebilseydi, salgında muhtemel bir ikinci dalgayı karşılamak üzere önümüzde daha net bir tablo olurdu” diye konuştu.
Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre yeni tip koronavirüs ve virüsün neden olduğu COVID-19 solunum yolları ve akciğer hastalığı ilk kez Aralık ayında Çin'in Vuhan kentinde tespit edildi.
"Mezarlar açılabilir”
Profesör Decarli, araştırma tamamlandığında sağlık yetkililerinin söz konusu şüpheli belirtilerle o dönem hayatını kaybeden insanların mezarlarının açılmasını isteyebileceğine işaret etti.
"Ocak'tan önce gelmiş olma ihtimali az”
Ancak Decarli'nin hipotezine katılmayan uzmanlar da var. İngiltere'deki East Anglia Üniversitesi'nden Profesör Paul Hunter, koronavirüsün 2019 sonunda Avrupa'da yayılmaya başlamış olabileceği ihtimaline şüpheyle yaklaşıyor. Hunter, "Bana göre virüsün Ocak ayından önce Avrupa'ya gelmesi oldukça düşük ihtimal” diye konuştu.
Hunter, İtalyan bilim adamları o dönem alınan ve saklanan örnekler üzerinden yapılan testlerden pozitif sonuç almadığı takdirde, bu görüşe güvenilmemesi gerektiğini söyledi.
"Çok daha büyük salgın olurdu”
Hunter ayrıca, virüsün bulaşma hızını ve semptom göstermeyen hastaların ne kadar çok olduğunu hatırlatarak, "Eğer bu vakalar COVID-19 olsaydı o zaman Avrupa'da çok daha büyük bir salgınla karşı karşıya olmamamız düşünülemezdi” değerlendirmesinde bulundu.
Koronavirüs nedeniyle en fazla can kaybının yaşandığı ülke olan İtalya'da ilk vaka 21 Şubat'ta tespit edilmişti. Ancak bazı bilim insanları virüsün ülkede bundan bir ay önce dolaşmaya başladığını savunuyor.
Milan'daki Sacco Hastanesi'nin salgın hastalıkları biriminden Massimo Galli, virüsün Ocak ayı ortasında ülkeye geldiğini belirtiyor. Diğer yandan Ocak ayından önce böyle bir ihtimalin çok düşük olduğunu savunuyor.
Mario Negri Enstitüsü Direktörü Giuseppe Remuzzi ise Lombardi bölgesinden bazı aile hekimlerinin geçen yıl normalin üzerinden zatürre vakaları bildirdiğini belirtti, ancak bunların hiçbirinin o dönem bilinmediği için COVID-19 olarak kayıtlara geçmediğini ifade etti.
Remuzzi, eğer COVID-19 vakalarına dair izler söylendiği gibi "Kasım ayına kadar geriye gittiği kanıtlanırsa, bu virüsün aylarca belirti göstermeden gizlenebildiği anlamına gelir” diye konuştu.
© Deutsche Welle Türkçe