İş dünyasının yaşadığı en büyük sıkıntılardan birisi,yaptığı işi hakkıyla ve gereğince yapmamasından kaynaklanıyor. Bir işi en ince detaylarına kadar bilmeyebiliriz. Fakat bu işi bilen uzmanlardan destek alarak yanlışa ve doğacak zararlara karşı tedbir alabiliriz. Profesyonelleşmiş kuruluşlar yaptığı işleri bu şekilde yapıyorlar ve bunların başarılı olduklarını görüyoruz. Bazen bilgi ve tecrübe sermayeden daha kıymetli oluyor. Bilgi, beceri ve tecrübesi olmayanların sermayesinin nasıl eridiğini her gün görmekteyiz.
İş insanları olarak sahip olduğumuz sermaye kadar sağladığımız istihdam açısından da önemli bir sorumluluğumuz vardır. Onlarca yıldır iş insanlarının arasındayım. Ticaretle uğraşan deden ve babadan gelen bir geleneğin içerisinde yetiştim. Dedemin veya babamın ticarette nakit sıkıntısı olduğu zamanlar çok azdır. Rahmetli olan dedeme sormuştum. “Yıllardır ticaret yaptınız. Ticaret yaparken hangi kuralları uyguladınız?..” Dedem, “Oğlum, ticaretin en önemli kuralı bu işi en iyi yapanların taklit etmektir. Çok başarılı olmuş bir kişi ne yaptı, ne yapmadı diye araştırırsan sen de kendi işlerine uygularsın olur biter” dedi.
“Bak oğlum, biz Müslümanların her şeyde olduğu gibi ticarette de örnek alacağımız önderimiz Peygamberimiz var. Peygamber Efendimiz iyi bir tüccardı. Onun öğütlerini uyanlar kazanır. Müslüman uyarsa hem dünya da hem de ahirette kazanır. Müslüman olmayıp Peygamber Efendimize uyanlar dünyada kazanır ve rahat eder. Benim ticarette rehber edindiğim ve babana da nasihat ettiğim bir hadis-i şerif var. Efendimiz buyuruyor ki; ‘İstihare eden mahrum kalmaz; istişare eden pişman olmaz. İktisat eden darlık çekmez.’ Bak torunum, bu hadis-i şerif senin de rehberin olursa dünyada da ahirette de ticarette de rahat edersin. Bir mevzuda bilene danış. Yani istişare et. Kafana göre alacağın kararlar hep pişmanlıklarla doludur. Keşke yapmasaydım mahcubiyetini yaşarsın. Meşveret, istişare, danışmak, iktisat etmek, tasarrufta bulunmak israf etmemek hem sünnettir hem de ticaretin temelimi oluşturur. Bu nasihatimi kulağına küpe yap mutlak başarılı olursun. Müşteri kıymetlidir. Kıymetli olduğunu ona hissettir. Müşterilerine eşit davran. Müşterin veya iş yaptığı kişiler sana ulaşabilsin. Borçlu dahi olsan alacaklınla konuş. Sattığım malda sıkıntı varsa zarar bile edecek olsan müşteriyi memnun et. Müşterini iyi dinle. Çok sabırlı ol. Samimi ve dürüst ol. Güvenilir olmanın yolu sözünde durmakla mümkündür. Efendim diye hitap et. Rakiplerini ve mallarını kötüleme. Kendini müşterinin yerine koy. Dost kazanırsan her zaman kazanırsın. Anlayacağın ‘esnaf’ olmaya çalış” diye ekledi.
Dedemin bu nasihatini unutup aldığım fevri kararlarınzararını ve pişmanlığını hep yaşadım. Bu tarihi nasihati iş dünyasının içinde olan arkadaşlarıma ve evlatlarımla paylaşıyorum. Siz de hline sormadan,danışmadan iş yapmayın.