Haber: Musa Acar
BERN - Federal Mecliste aşırı İslamcılıkla mücadele iddiası ile 2017 sonbahar oturumunda konuşmaya başlayan Quadri medyadan etkilendiği haberlere göre aşırı akımların her zaman camilerde hareket ettiğini ifade etti. Eylül sonunda bir mosyon (Motion) ile Federal Hükümetten şu 3 maddeyi içeren bir kanun teklifi hazırlamasını talep etti:
- Müslüman camilerinin mescitlerinin ve imamlarının dışarıdan para alması yasaklansın.
- İslami merkezlerin paralarının kaynaklarını ve nerelere kullandıklarını açıklama mecburiyeti getirilsin
- Hutbenin ve vaazların mahalli lisanda yani almanca, fransızca, italyanca yapılma mecburiyeti getirilsin
Quadri gerekçesinde yine medyadan etkilenerek TC hükümetinin İsviçrede direk veya dolaylı olarak 35 cami ve islami merkez finanse ettiğini ifade ederek bu finansal angajmanın İsviçrede radikal İslamı propaganda etme hedefini güdebileceğini söyledi. İmamların hangi mesajları verdikleri hakkında kaygılıyız diyor Quadri. Resmi İsviçre lisanı ile vaaz etmeyen imamların entegrasyonu mu yoksa aşırı fikirleri mi savunduklarını sorusunu sorabiliriz diyerek Müslümanlara karşı şüphe yaymaya çalışıyor.
Bu ifadeler Quadrinin ilk anda sadece türkleri ve Diyanet kurumunu hedef alıyor gibi görünse de hedefin topyekun müslümanlar olduğu 3 talebinden açıkça anlaşılıyor. Baselden eski entegrasyon sorumlusu Thomas Kesslerin ifadelerini kullanan Quadri aşırı olarak ifade ettiği bazı imamların İsviçrenin sosyal sistemini maddi olarak istismar ederek burada faaliyetler gösterdikleri iddia etti.
Hür Demokratlar ve Liberal Franksiyon adına cevap hakkını kullanan Zürih milletvekili Hans-Peter Portmann bu kanun talebinin ne yazık ki anayasadaki devletin eşit davranma mecburiyetine uymadığını ifade ederek Katoliklerin latince ayin veya Yahudi cemaatin kendi lisanlarında ibadet etmelerini ve diğer İsviçreli derneklerin İsviçre dışından finansmanını yasaklayan genel bir talepte bulunmadınız sorusu sorduktan sonra mosyonunu geri çekip anayasal eşitlik ilkesine uygun bir mosyon verin talebine Quadri İsviçrede İsrail veya Katolik terörü duymadığını ifade ederek ret etti.
Federal Hükmet adına söz alan Sosyal Demokrat Adalet ve Polis Bakanı Simonetta Somaruga bu teklif ile Avusturya örneğinde olduğu gibi bir kanun taslağını milletvekilinin hükümetten talep ettiğin söyledi.
Teklifin mühim bir noktayı kaçırdığını, yani Avusturyanın Müslüman toplumunu resmen kabul ettiğini ifade ederek bu kabul ile finansman konusunun da düzenlendiğini ifade etti. Avusturyada dışarıdan gelen maddi kaynakların önce Avusturya kanunlarına göre işleyen vakıflara geçirilmesi öngörüldü.
İsviçrede dinin resmen kabulü kantonların yetkisinde. Resmen kabul şartlarını kanuna yazmış olan kantonlar maddi şeffaflık talep ediyor. Bugüne kadar hiç bir kantonun hiç bir Müslüman cemaatini resmen kabul etmediğini ifade ediyor federal bakan. Bakan bu konuşmasında ifade etmedi ancak gözlemcilerin malumu mesela Alevi cemaatini Basel kantonu resmen kabul etti.
Bu mosyonun hedefe ulaşması mümkün değil dedi bakan. Mükellefiyet koymak isteyenlerin haklarıda vermesi gerektiğini ifade etti bakan. Bütün Müslümanları ve İmamları potansiyel suçlu görmenin toplumu bölmek isteyen aşırıların işine yarayacağını ifade eden bakan aslında mosyonu veren aşırı zihniyeti de İsviçre adabına uygun çok nazik bir şekilde uyarmış olmasına rağmen hükümetin ret talebine rağmen büyük kamerada (Nationalrat/Conseil national) 89 ret ve 5 çekimser oya karşı 94 oyla kabul edildi aşırı sağcının mosyonu.
İsviçre anayasasına aykırı bu mosyonu kabul edenlerden 62’si sağ popülist SVP/UDC fraksiyonundan, 24 adedi Hristiyan Demokratlardan, 6’sı (SVP’den kopma) BDP’den ve 2’si Liberallerden milletvekilleri. Bu teklifi ret edenler arasında 12 Yeşiller fraksiyonundan, 41 Sosyal Demokratlar/Sosyalist franksiyondan, 7 Yeşil Liberallerden, 2 Hristiyan Demokratlardan, 27 FDP Liberal Fraksiyondan milletvekili bulunuyor.
Federal Hükümet için bu mosyonun geçerli olması için kantonları temsil eden küçük kamerada kabul edilmesi gerekiyor. Küçük kamerada kabul ederse eğer bundan sonra hükümet taslağı acil olarak kabul etmediği takdirde kanun teklifi hazırlaması aylar hatta seneler sürebilir.