Haber: Bahtiyar Okumuş
BASEL – Federal ayrımcılık ve ırkçılıkla mücadele komisyonu (EKR) tarafından Basel Üniversitesine yaptırılan bir araştırma sonucunda, yüksek kalifiyeli Türk vatandaşları olduğu gibi, Balkan, Doğu Avrupa ve Portekiz vatandaşlarının iş ararlarken ayrımcılığa uğradıklarınını ortaya çıkardı. Araştırma yüksek kalifiyeli göçmen kökenlilerin isviçre’de üniversitesi okumuş, ihtisaslarını yine isviçre’de yapmış olsalarda ayrımcılığa uğradıkları gerçeğini ortaya koydu. İsviçre’de yaşayan yüksek kalifiyeli göçmen kökenlilerin sayıları isviçrelilerden yüksek olsada , göçmenlerin isviçrelilere göre 2 veya 3 kat daha çok işşiz kaldığını belirten araştırma raporu, daha az kalifiyeli göçmenlerinde aynı derecede ayrımcılığa uğradıklarını ve işşiz kaldıklarını belirtti. Basel Üniversitesi Sosyologları, yapılan araştırma sonucunda ırkçılığın var olduğunu tespit ettiklerini açıkladılar.
ÖNLEM TALEPLERİ
Irkçılıkla mücadele komisyonu bu araştırma üzerine şirketlerden özellikle gerek iş ilanlarında veya iş görüşmlerinde, acilen ırkçı davranışlardan kaçınmalarını tavsiye etti. Komisyon sosyal kurum, yardım kuruluşları ve sendikalardan istihdam sağlama şartlarını yeniden gözden geçirmeleri talebinde bulundu. Basel Üniversitesinin araştırmasında bu kurum ve kuruluşlara da göçmen kökenlilerin girmekte çok zorlandıklarını ortaya koydu. Komisyon ayrıca Avrupa Birliğine tabi olmayan ülkelerde alınmış Diplomalarında tanınmalarını istedi ve bu ülkelerde eğitim almış kişilerin isviçre de eğitimlerinin desteklenmesi gerektiğini bildirdi. Federal ayrımcılık ve ırkçılıkla mücadele komisyonu, iş ararken ırkçılık ve ayrımcılık mağduru olanların sayısının artmasında, Avrupa Birliği ile yapılan serbest dolaşım anlaşmasından kaynaklandığını belirledi.
UYARI YAPILMIŞTI
Avrupa Konseyi, Mart 2012’de İsviçre'de ırkçılık ve yabancı düşmanlığının arttığı yönünde uyarılar yapmıştı. Avrupa Konseyi İnsan Hakları Temsilcisi Thomas Hammarberg, İsviçre Dışişleri Bakanı Didier Burkhalter'e konu ile ilgili mektup gönderip ''ayırımcılıkla mücadelede bu ülkenin etkili tedbirleri almadığı'' şikayetinde bulunmuştu. Hammarberg siyasetçilerin seçim kampanyalarında yabancılara yönelik hakaret içeren söylemlerinden duyulan rahatsızlığı dile getirmiş; „Nefret ve kin içeren söylemler, diğerlerinin haklarını ihlal anlamına gelir ve bu kabul edilemez. İsviçre, ırkçı ve yabancı düşmanı söylemlerin cezasız kalmamasını sağlayacak gerekli düzenlemeler yapmalı'' demişti.
„Birisinin işten çıkarılması gerekiyor ise, gönderilen kişinin bir isviçreli değilde yabancı uyruklu. Günden güne isviçrelilerin daha çok idari Amir (Chef) pozisyonunda çalışırken, birisi gitmesi gerekiyorsa oda genelde göçmen oluyor.“ Bu kelimeler İsviçre Ekonomi Bakanlığı İstatistik Dairesi Başkanlığı (SECO) aralık 2012 raporunda yayınlandı. Kayıtlı işşizlerin % 48’inin yabancı uyruklu olduğuna dikkat çeken Seco, çalışan göçmenlerin ülkede yaşayanların sadece %30’unu oluşturduğunu açıkladı. İsviçre Sendiklar Birliği (SGB) ise sorunun yabancıların genelde Endüstriyel mesleklerde çalıştığına dikkat çekti ve 50 yaş üstü olanların ülkede iş bulmakta 4ok zorlandığını belirtti.