Gurbetçiye tokat üstüne tokat
Son ay içinde Ankara yurtdışı Türkler aleyhine öyle garip kararlar aldı ki, alınan kararların amacını ve mantığını henüz çözebilen yok. Kararı muhalefet partileri almadığına göre, iktidar partisi anlaşılan bundan sonraki seçimlerde, son seçimlerde yüzde 60'a yakın oy aldığı Avrupa Türklerinden beklentisi kalmadı. Son seçimlerde kaybedilen İstanbul ve diğer büyükşehirlerrin faturasını da gurbetçiye daha doğrusu yurtdışı Türklerine kesiyor. Bunca garip kararın ardından acaba yakında seçme haklarıda mı ellerinden alınacak? Gurbetçiler alehyine alınan bunca kararın arkasında bu senaryo da aklıma gelmiyor değil. Bir siyasi parti başka türü nasıl kendi ayağına sıkabilir diye düşünmeden edemiyor insan.
ZATEN SEÇİMDEN SEÇİME HATIRLANIYORLAR
Her dört yılda bir seçim öncesi hatırlanan gurbetçilerden anlaşılan gelecekteki seçimlerde siyasilerin beklentileri kalmadı. Seçimlerden önce Avrupa'ya oy için gelen milletin vekillerine vatandaşlar kemikleşmiş sorunlarını dile getirirlerdi. Seçme ve seçilme hakkıyla beraber Avrupa'ya daha sık ziyarete gelen milletin vekillerinin gurbetçilerin bazı sorunlarına kulak vermeye başladı ve artık bir şeyler değişiyor demeye, bununla beraber artık çözüm beklemeye başladığımız bir süreçte gurbetçiye arka arkasına darbeler geldi. Birisi çıkıp yurtdışındaki Türklerin oylarını bir daha alamamanız için şu senaryu uygulayın dese, iktidar partisinin gutbetçiler aleyhine aldığı bu kadar kararın çoğu aklına gelmezdi.
Bir taraftan Yurtdışında bilhassa yeni kuşağın anavatanıyla manevi bağlarının kopmaması için YTB adında bir birimi kurarak yüzlerce kişiye maaşlar veriliyor ve bütceler harcanıyor. Diğer taraftan ''artık siz ne anavatana tatile ne de emekliliğinizde anavatanınıza gelmeseniz de olur hatta vatandaşlıktan çıksanız umrumuda değil'' der gibi garip kararlar alınıyor. Sonra ekonomide dara girince bazı stklar araya sokularak 'anavatanına döviz götür döviz bozdur' kampanyaları başlıyor.
GURBETCİLERİN KEMİKLEŞMİŞ SORUNLARINA ÇÖZÜM BEKLERKEN DARBE GELDİ
Türkiye'ye kesin dönüş yapan gurbetçilerden motorlu veya motorsuz özel nakil vasıtaları, kullanılmış ev eşyaları gibi araçlar için gümrük vergisinden muaf tutularak haklar verilmesi beklenirken, anavatana kesin dönüş yapan her vatandaşın bir kerelik ÖTV'den vergiden muaf tutularak araç götürme hakkı gibi hakların verilmesi, anavatana araçlarla gidişlerde gümrük kapılarındaki uzun kuyrukların sona erdirilmesi gibi sorunların giderilmesi gibi gurbetçilerin yıllardır çözüm beklediği sorunlara çözüm beklerken Ankara'da birileri gurbetçilere fatura kesmeye başladı. Bu faturayı elbette gurbetçiler ödeyecek. Ancak esas fatutrayı anavatanla bağları kopacak genç kuşak ödeyecek. Turizmdeki yanlışlarda olduğu gibi önce siyasi sert söylemlerle turistler küstürülüyor, sonra tekrar ülkemize gelmeleri için milyar avrolar harcanıyor en sonunda kırmızı halılarla karşılayacak duruma geliyoruz. Gelecekte de bu kuşağın manevi bağlarının anavatanlarıyla güçlenmesi için yine milyarlarca avro harcanır.
Yurt dışından yolcu beraberinde götürülen cep telefonu maktu harç tutarı 500 liradan bin 500 liraya yükseldi. Dövizle askerlik hizmetinden faydalanacak yükümlülerin ödediği ve geçen yıl çıkan kanun kapsamında 2 bin avro ödeyerek dövizle askerlik yapan gurbetçiler yeni yürürlüğe giren yasalaşan kanun kapsamında artık 5133 avro yani 6127 İsviçre frankı ödeyecek. Zam ve tokat serüveni son olarak SSK düzenlemesini iptal eden ve yurt dışındaki vatandaşların daha fazla prim ödemesini karara bağlayan torba yasasıyla taçlandı.
Yeni yasa, gurbetçi vatandaşların artık SSK yani 4A sigortalısı olarak değil, sadece 4B yani Bağ-Kur sigortalısı olarak borçlanabilmelerini esas alıyor. Günlük borçlanma bedelini de 27,29 liradan 38,38 liraya çıkarıyor.
Yasanın bu şekilde kabul edilmesi halinde, yurt dışındaki Türkler çok daha fazla prim ödeyip, çok daha az maaş alacaklar. Bu da, bir gün geri dönme umudu ile zor şartlarda Avrupa'da çalışan vatandaşlarımızın emekli olup Türkiye'ye yerleşme hayallerinin fiili olarak yıkılması anlamına gelecek. Gençler ise vatandaşlıklarını tamamen atıp yaşadıkları ülkenin vatandaşlığına geçecek.
ÇİFTE VATANDAŞLARA DA DARBE
Başka bir darbe de çifte vatandaşlara vuruldu. Artık dövizle askerlik yükümlülüğünde muaf tutulan çifte vatandaşların bu hakları da ellerinden alındı. Çifte vatandaşlar da artık dövizle askerlik yapmak yani bu bedeli ödemek zorunda.
Bugüne kadar hükümetin ve Ankara'nın nasıl ki doğrularını her türlü muhalif eleştiriye ve küfürlere hakarerete maruz kalmamıza rağmen savunduysak, şimdi de gurbetçiler aleyhine alınan bu garip kararları ''hükümetin vardır bir bildiği'' diyerek savunanların bizim bu eleştirilerimize gösterecekleri tepkiye ve öfkeye rağmen dile getirmekten kaçınmayacağız. Bundan sonra da bunu yazmaya ve gurbetçilerin aleyhine birilerinin keyfiyle kararlar alınmasını eleştirmekten ve takipçisi olmaktan vazgeçmeyeceğiz.
ZAMANINDA BOL KESEDEN VAATLER VERİLİRKEN NE FARKLIYDI?
Anayasanın 62. maddesinin de gurbetçilerin anavatanla bağlarının korunması, dönüş imkanının ve sosyal güvenlik hakkının sağlanması gibi unsurlarıiçeriyor. Ankara'da oturup Avrupa'da yaşayan gurbetciler aleyhine kim ne hakla bu kararları alabiliyor?
Peki bundan önce Avrupa'ya seçimlerden önce gelişp bonkörce vaatler verirken, dövizle askerliği 1000 avroya indirirken, yoğun izin dönemlerinde kalabalık ailelerin anavatana uçuşlarında aile indirimi vaatlerinde bulunurken ne farklıydı?
Bugün neyin maliyeti arttı da dövizle askerlik birden 5 katına yükseldi. Ya da aile indirimi balon oldu uçtu gitti?
Ancak fiyatları şimdi yükseltip seçim dönemi yaklaşırken yeniden bu fiyatları düşürerek seçim jesti yapma gibi kafanızda bir plan varsa, bu oyunlardan gurbetciler bıkmış durumda. Artık gutbetcilerle uğraşmaktan vazgeçin. Yurtdışında yaşayanların yıllardır sahipsizlikleri kendi dertleri yetmezmiş gibi, yaşadıkları ülkelerdeki sosyal ve ekonomik sorunları çocuklarının maddi ve manevi gelecek kaygısı, uyum ve asimilasyon gibi sorunları had safhaya erişti. Bunlara çözüm bulamıyorsanız bari yük olmayı bırakın.
Tüm vatandaşlarımızın Kurban Bayramı'nı kutlar, sağlık, mutluluk ve esenlik içinde nice bayramlar dileriz.
HABERİN İÇİNDEN:
CEMİL BAYSAL
cemil.baysal@postgazetesi.ch