Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Özcan Memiş, güneş ışınlarının yeryüzüne en yoğun ulaştığı 10.00 ile 16.00 saatleri arasında güneş altında kalınmaması gerektiğine belirtti. Dr. Memiş, "Belirtilen saatler içerisinde ev dışındayken her zaman deri tipine uygun, güneş koruma faktörü (SPF) içeren kremler veya losyonlar kullanılmalı, bunlar dışarı çıkmadan 30 dakika önceden sürülmeli ve 2-3 saatte bir yenilenmelidir. Açık renk tipine sahip kişiler yüksek güneş koruma faktörlü ürünler tercih etmelidir. Her zaman uygun, yeterli ve koruyucu giysiler giyilmeli, geniş kenarlı şapka kullanılmalıdır" dedi.
"Bulutlu hava koruyucu değildir çünkü bulutlar ültraviyole ışınlarının şiddetini en fazla yarıya indirir" diyen Dr. Memiş, "Bulutlu günlerde de korunma ihmal edilmemelidir.
Kum, cam, su ve beyaz boyanmış yüzeyler güneş ışınlarının yaklaşık yüzde 85'ini yansıtır ve dolayısıyla güneşin zararlı etkilerini artırır. Bu nedenle deniz, havuz veya dağa tırmanma gibi aktivitelerde hava bulutlu olsa da kişinin deri tipine uygun koruyucu kullanılması gerekmektedir. Çocuklara güneşten korunma öğretilmelidir.
Çocuklarda güneş koruyucu krem veya losyon kullanımı foto yaşlanma etkilerini azaltacağı gibi orta ve ileri yaşlarda görülmesi muhtemel deri kanserleri sıklığını azaltacaktır. Çocukluk yaş grubunda, özellikle içi dolu kabarcıklarla seyreden güneş yanıkları ve yine güneş ışınlarına fazlaca maruz kalma ileri yaşlarda kötü seyirli bir deri kanseri olan 'Maling Melanoma' gelişme riskini artırmaktadır. Bronzlaşmayı hızlandırmak için kullanılan bazı güneş yağı, krem veya losyonlar güneş koruma faktörü içermediklerinden, güneşin zararlı etkilerine karşı koruyucu özellik taşımazlar. Eğer güneşin zararlı etkilerinden korunmak isteniyorsa, kullanılacak ürünlerin güneş koruma faktörü (SPF) içerip içermediğine mutlaka bakılmalıdır" şeklinde konuştu.