Türkiye’de üniversite okumak artık kontejanlar açısından bakıldığında sorun olmaktan çıkmıştır. İki yüzü geçen üniversite sayısı ve artan talebi karşılayacak kontejanların oluşturulmasıyla birlikte artık dolmayan kontejanlar sorun olmaya başlamıştır. Bazı üniversitelerin ikinci öğretimlerine neredeyse hiç başvuru olmamaktadır. Bu nedenle YÖK, merkezi üniversitelerin çoğunda ikinci öğretimleri kapatmış ve kontejanlara düzenleme getirmiştir. Ayrıca yapay zekâ ve büyük veri işlenmesi gibi yeni alanlar da tahsis edilerek teknolojik gelişmeye uygun yeni bölümler kurulmuştur. Fakat yine de yurtdışında lisans eğitimi almak için gidenler azalmamaktadır.
Türkiye’de lisans eğitimi için yurtdışına çıkanların farklı motivasyonları bulunmaktadır. Bir kısmı zaten oldukça nitelikli liselerden mezun ve yurtdışında da en nitelikli üniversitelerde okumak istemektedir. Bu anlamda İsviçre’deki ETH ve EPFL gibi konfederal üniversiteler de hedefler arasındadır. Bazıları için batılı ülkelerdeki deneyimler önem kazanmaktadır. Özellikle batılı kentlerdeki yaşam tarzlarını finanse edecek kadar varlıklı kesimler için başta İngiltere ve ABD olmak üzere batılı üniversiteler çekici olmaktadır. Bir diğer kesim de Türkiye’de istediği bölümü ya da istediği üniversiteyi kazanamamış olanlardan oluşmaktadır. YÖK’ün yeni düzenlemeleri ile Tıp, Eczacılık, Diş Hekimliği ve Hukuk bölümlerinde ancak istediği üniversiteyi kazanamamış öğrencilere bu yol açık kalmıştır. Zira üniversiteye kaydını olduğu yıl YKS’de ilgili bölümler için belirlenen dilimlere girememiş öğrencilerin denklikleri de artık yapılmamaktadır.
Türkiye üniversiteleri yaklaşık ikiyüzbin uluslararası öğrencisiyle dünyadaki yabancı öğrencileri çekmektedir. Aynı zamanda kendi öğrencilerinin de yabancı ülkelerde öğrenime devam etme eğiliminin güçlü olduğu bir ülkedir. Özellikle farklı ülkelerde eğitim gördükten sonra dönen öğrenciler için denklik işlemleri uzun sürmekte ve meşakkatli olmaktadır. Her ne kadar özel piyasada çalışmak isteyenler açısından diploma denkliği her zaman sorun olmasa da tıp, hukuk, mühendislik gibi bazı alanlarda diploma denkliği olmadan çalışmak mümkün değildir. Yükselen bir ekonomiye sahip Türkiye’de artan nitelikli işgücü talebiyle birlikte denklik başvuruları giderek artmaktadır.
Lisans ve yüksek lisans denklikleri için YÖK’e başvurular yıllık olarak onbini geçmiş onbeşbine doğru artarak ilerlemektedir. Başvuruların çoğalması süreçleri de uzatmaktadır. Sürecin uzamasının bir diğer sebebi de mezun olunan ülkedeki bölüm adları ve ders içeriklerinin Türk üniversite eğitimi ile her zaman uyumlu olmamasıdır. Bu nedenle akademik kurullar oluşturulmuş ve ders tamamlama, seviye tespit sınavı, ilmi hüviyet sınavı ve staj, pratik, proje yapma gibi farklı aşamalardan oluşan bir seviye ve yeterlilik belirleme sistemi yapılandırılmıştır. Her bir öğrencinin durumu farklı olduğundan ve kararlar bireysel çıktığından dolayı bazen iki yılı bulan denklik süreçleri yaşanmaktadır. Türkiye’de çalışmayı düşünen nitelikli expatlar açısından muhtemelen en önemli sorunlardan biri bu nedenle denklik süreci olmaktadır.
Yaşanan zorlukları aşabilmek adına YÖK geçtiğimiz aylarda yeni istisnalar getirmiştir. Bu istisnalar özellikle İsviçre’de öğrenim görmekte olan öğrencileri rahatlatmıştır. İstisnalardan en önemlisi ARWU (Academic Ranking of World Universities), CWTS Leiden Ranking, QS World University Rankings ve THE (Times Higher Education) kuruluşlarınca yapılan sıralamalardan en az üçünde öğrenime başlanılan yılda ilk dört yüzde olan üniversitelerin tüm programlarının denklikleri başka bir şarta bağlı olmaksızın doğrudan yapılacaktır. Başta ETH ve EPFL olmak üzere bazı kantonal üniversiteler de dâhil bu kategoriye girdiğinden mezunlarının Türkiye’de denklik alma süreçleri uzun sürmeyecektir.
Ayrıca ortaöğrenimini Türkiye’de yapıp tıp, hukuk, diş hekimliği ve eczacılık okuyanlardan sayılan endekslerin en az ikisinde ilk bine giren üniversitelerde öğrenimine devam edenler için YKS’de zorunlu dilime girme şartı aranmayacaktır. Bu bölümlerin dışındaki bölümlere devam edenler için zaten bir YKS şartı da aranmamaktadır. Ayrıca yurtdışında devam edilecek üniversiteye karar vermeden YÖK tarafından tanınan bir üniversite olup olmadığı da e-devlet aracılığıyla kontrol edilebilir. Her ne kadar liste YÖK kararlarıyla devamlı genişlese de özellikle yurtdışı öğrenciliğin resmi olarak tanınması ve askerlik ertelemesi gibi işlemlerin yapılabilmesi açısından liste göz önünde tutulmalıdır.