Camilere yurtdışı fon desteği yasaklansın önergesi reddedildi

Ticino Lega Partisi Üyesi Lorenzo Quadri'nin geçtiğimiz yıl sunduğu cami ve imamlara yönelik bir dizi yasaklar talebi, Danıştay Hukuk Komisyonu tarafından reddedildi. Son söz Kantonlar Meclisinde..

Cemil Baysal
ZÜRİH- İsviçre Danıştay Hukuk Komisyonu, camilerin yurtdışı finansmanının yasaklanma önerisini kabul etmedi. Komisyon ayrıca, İslami merkezlerin menşei ve fonların kullanımını açıklamak zorunda olmadıklarını, 
imamların da vaazlarını ülkenin yerel bir dilinde vaaz verme talebini ise gereksiz buldu. Komisyon, 1 çekimser 10 üyenin desteğiyle komisyon üyelerine, Ticino Lega Partisi Üyesi Lorenzo Quadri'nin geçtiğimiz yıl sunduğu önergesini reddetmesini önerdi. Kantonlar Meclisi (Ständerat), Danıştay Hukuk Komisyonu'nun önerisine uyarak önergeyi reddederse, önerge yasalaşmadan masadan kalkacak. Ulusal Parlamento, 26 Eylül'de gerçekleşen oylamada camilere yurt dışı finansman yasağı talep eden önergeyi, 94 vekilin onayı, 89'unun reddi, 5'inin ise çekimser kalmasıyla kabul etmişti. 

Hukuk Komisyonu, aşırı radikal yapılanmalara önlem amaçlı prensip olarak, yasayı belirli bir dini cemaatle hizalamanın sorunlu olduğunu vurguladı. Hukuk Komisyonu, yeni çıkan istihbarat yasasını işaret ederek, 
aşırı radikal yapılanma ve yasadışı finansman hareketlerinin farklı yollarla da takip edilebileceğine dikkat çekti.

Ne olmuştu?

Önergeyi sunan Lorenzo Quadri'nin, Avusturya'da 2015 yılında benzer içeriklerle yenilenen İslam Yasası'ndan esinlendiği belirtiliyor. İsviçre'de 35 cami ve İslam merkezinin Türk hükûmeti tarafından finanse edildiğini iddia eden Quadri, yurt dışı finansmanın İsviçre'de "radikal İslam propagandası için" kullanılacağından endişe duyduğunu söyleyerek biz dizi yaptırımlar talebinde bulunmuştu.

Quadri basında İslam ve Türkiye karşıtı haberlerden etkilenerek, direk ve dolaylı olarak Türkiye Cumhuriyetinin 35 cami ve islami merkezi finanse ettiğini ifade etti ve bu finansal angajmanın İsviçrede radikal İslamı propaganda etme hedefini güdebileceğini söyledi. İmamların ülkenin yerel diliyle vaaz vermesini talep eden Quadri, imamların hangi mesajları verdikleri hakkında kaygılıyız'' demişti. 
Quadri, Avrupa'daki imamların hangi mesajları yaydığının incelenmesini isteyen Quadri, İsviçre'de camilerde "entegrasyonun mu yoksa aşırı görüşlerin mi yaygınlık kazandığının" sorgulanmasını talep etmişti. 
Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye'nin sorunlu kaynaklar olduğunu düşünerek, İsviçre'deki Diyanet cami ve imamlarının Türkiye'den maaş ve mali destek almasını da kastederek
Federal Hükümetten 3 maddeyi içeren bir kanun teklifi hazırlamasını talep etmişti:
Bunlar;
Müslüman camilerinin mescitlerinin ve imamlarının yurtdışı finansmanı yasaklansın.
İslami merkezlerin paralarının kaynaklarını ve nerelere kullandıklarını açıklama mecburiyeti getirilsin.
Hutbenin ve vaazların mahalli lisanda yani almanca, fransızca, italyanca yapılma mecburiyeti getirilsin.

Ulusal Parlamento kabul etmişti
Ulusal Konsey'de yapılan ilk oylamada, İsviçre Halk Partisi (SVP) ve Hristiyan Demokratik Halk Partisi (CVP) camilere daha yoğun devlet kontrolü uygulanması talebini dile getirmişti.
FDP Üyesi Hans-Oeter Portmann, önerge eşitlik ilkesini ihlal ediyor demişti. Sol ve liberal partiler ise önergeyi onaylamadı. Portmann, Museviler ve Katolik cemaatin dini törenlerinde İbranice ve Latince ayinler yapıldığına ve yahudi cemaatin kendi dilinin kullanıldığına dikkat çekerek, katoliklerin latince ayin veya Yahudi cemaatin kendi lisanlarında ibadet etmelerini ve diğer İsviçreli derneklerin İsviçre dışından finansmanını yasaklayan genel bir talepte bulunmadınız sorusunu sorduktan sonra önergeyi geri çekip anayasal eşitlik ilkesine uygun bir mosyon verin talebine Quadri itiraz ederek, 
''İsviçre'de İsrail veya Katolik terörizmi hakkında hiçbir şey duymadım"yanıtını vermişti.
İsviçre Sosyal Demokrat Parti (SP) üyesi Priska Seiler Graf önerinin İslam düşmanlığı içerdiğini ve genel bir yasağın, İsviçre'de yasalara uygun davranan tüm Müslümanlara ceza niteliğinde olduğunu vurgulayarak kabul edilemez olduğunu belirtmişti.
Federal Hükümet adına söz alan Sosyal Demokrat Adalet ve Polis Bakanı karara tepkilerini, ''Müslüman kesime karşı şüphe ve zan altında bırakacak ayrımcılıktan kaçınılmalı'' diyerek göstermişti:
"Böyle bir yasa toplumu kutuplaşmak isteyenlerin işine yarar. Müslüman cemaatlere ve imamlara karşı ayrımcılık yapmamalı ve onları genel şüphe altında tutmamalıyız." 

İsviçre'de kantonlara ait olan cemaatlerin tanınma yetkisi kapsamında, bugüne kadar hiç bir Müslüman cemaat resmen tanınmadı. 
İsviçre İslam Çatı Federasyonu (FIDS) o dönem yaptığı açıklamada, Quadri'nin Avusturya'dan esinlenerek sunduğu önergede sapla zamanı birbirine karıştırdığını belirterek, ''Avusturya'da İslam 105 yıldır devlet tarafından tanınıyor ve yetkililer yıllardır Müslüman cemaate mali destek vermekte'' dedi. Vizo ise, hak sağlamadan yükümlülük talep edilemez'' açıklamasıyla tepkisini dile getirmişti. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İsviçre Haberleri