Türkçe dünyada konuşan diller sayısına göre 7. sırada yer alıyor. Türkçenin konuşulduğu ülkeler arasında Bulgaristan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Makedonya, Yunanistan, Kosova, Romanya, Azerbaycan, Suriye, Irak, Kazakistan, Rusya Federasyonu, Çin, Moğolistan, Kırgızistan, Özbekistan, Ukrayna gibi ülkeler var. Ayrıca Türk nüfusunun yoğun olduğu Almanya, Hollanda, Fransa, Avusturya, Amerika Birleşik Devletleri, Belçika, İsviçre gibi ülkelerde de Türkçe yaygın olarak konuşuluyor.
Avrupa’da birçok ülkede üniversiteler Türkçe, Osmanlıca ve Türkiye kültürü üzerine eğitim veriyor. Her yıl yüzlerce kişi Türkçe öğrenmek için bu eğitim kurumlarının kapısını çalıyor. Peki, Avrupalılar günümüzde niçin Türkçe öğrenmeyi tercih ediyor? Türkçe bölümüne kimler en çok başvuruda bulunuyor?
Avrupalıların Türkçe öğrenme sebebi olarak şunları sıralıyor: "Çoğu tarihle ilgileniyor. Ya da paralel olarak tarih eğitimi alıyorlar ya da paralel olarak arkeoloji, sosyoloji eğitimi alıyorlar. Türkiye'ye ilgileri daha çok entelektüel bir seviyede. Sonuçta Türkiye gerçekten büyük medeniyetlerin var olmuş olduğu, üst üste geldiği birbiriyle karıştığı bir ülke. Bazen de çiftlerin Türk olmayanları geliyorlar yani bir karı koca ya da sevgili, biri Türkiye kökenli diğeri değil, sevdiği insanın dilini, tarihini ya da her neyse kültürünü gelip öğrenmek isteyenlerin sayısı her geçen yıl artıyor.”
•İş hayatında başarılı olabilmek
•Türkçenin konuşulduğu coğrafyalarda avantajlı olmak
• Üniversite ve okullarda araştırma yapmak
• Diplomatik hizmetler
• Turizm alanında, seyahat ajansları ve tur operatörlüğü gibi alanlarda çalışmak
• Medya alanında çalışmak
• Ulusal ve uluslararası sivil toplum örgütlerinde çalışmak
• Bilimsel ve kültürel etkinlik organizasyonunda çalışmak
• Halkla İlişkiler alanında iş yapmak, uluslararası şirketlerde çalışmak gibi ana başlıklarda sıralamak mümkün.
Türkiye ekonomik ve siyasi olarak güçlenmesine paralel Avrupalıların Türkçeye olan meylinin bariz bir şekilde arttığı görülüyor.
Diğer yandan medeniyetin merkezi gibi vasıfları kendilerine yakıştıran batılı ilim adamları bu durumun ilmen böyle olmadığını, Türk tarihi bilinmeden yazılan tarihler eksik kalıyorsa, Türkçe ve Türk kültürü bilinmeden de medeniyetler eksik kalacağını biliyorlar.
Avrupa üniversitelerinde Türkçe öğretmek için tanıtım yapılırken özellikle Türkiye için "Dünya medeniyetinde binlerce yıldır parlayan kültür, "Doğu-Batı arasında kavşak noktasında, dünya ekonomisinde ilk 20'de", "Osmanlı İmparatorluğu'na yeni bakış açıları keşfedin. Birlikte yaşayabilmek için birbirimizi anlamamız önemli” gibi başlıklar kullanılıyor.
Avrupa ülkelerinde yaşayan Türk gençleri maalesef Türkçe ve Türk kültürü konusunda istenilen seviyede değiller. Evde konuşulan ve televizyonlardan öğrendikleri Türkçe ile birde bulundukları ülkenin dili ile karışık kendi aralarında konuşuyorlar. Elin Avrupalısı Türkçe öğrenebilmek için yıllarını vererek gayret gösteriyor. Bizim evlatlarımız ise kendi ana dillerini bilmedikleri için anavatanla ve akrabalarıyla olan bağlantıları kesiliyor. Şu unutmayalım. Kendi kültürünü bilmeyenler, başka kültürlerin kölesi olur. Türkçe yoksa kültür de yoktur.