"Katılım yüzde 5-10 olur'' demiştim

"Katılım yüzde 5-10 olur'' demiştim

Sevgili okuyucular, Bir yıl iple çektiğimiz yaz tatilinden büyük çoğunluğumuz geri dönerek, yeniden işlerinin başına geçti. Geçtiğimiz ay köşe yazımda aynen şu satırlarımı paylaşmışım: Yurtdışında yaşayan vatandaşların oyları sonucu etkileyebilecek küçümsenmeyecek oranda. Ancak çok kişiden duyduğum gerçekleşirse, oy kullanımı İsviçre ve Avrupa ülkelerinde oldukça düşük olacak. Şayet yurtdışı Türklerinin oy kullanımı sadece yüzde 5-10 civarında olursa, bir sonraki seçimlerde artık Avrupalı Türkleri kimse dikkate almaz 'bunlardan gelecek oy olsa da olur olmasa da' der önemsemez. Karşılaştığımı vatandaşların çoğu adres beyanı ve son olarak oy kullanmak için randevu mecburiyetine tepkili. Evet, ben demiştim demek çok acı ama, seçimlerin hemen sonrasında önemli gündemlerden bir tanesi, Yurtdışı Türklerinin düşük oy kullanım oranı. Büyük çoğunluğu Türkiye'de izinde olmasından dolayı sağlıklı bir analiz yapabilmek bu seçimlerin ardından zor. Gelecek genel seçimlerde bunu daha sağlıklı değerlendirebiliriz. Katılımın oldukca düşük olduğu diğer ülkelere göre, İsviçre'de oy kullanım oranı yüzde 10 civarında. Seçime gitmedim diyenlere sebebini sorunca, bu vatandaşlarımızın ilk tepkisi adres beyan şartı ve randevü sistemine. Önümüzdeki genel seçimler öncesi bir kaç hafta sonrası milletvekili ve bakanlar Avrupa'ya çıkarma yapacak ve adeta buralarda kamp kuracak bundan emin olabiliriz. Daha önce burada yaşayan vatandaşlarımızın çoğunda ''Biz burada yaşıyoruz, bizi buradaki sosyal ve siyasi gelişmeler ilgilendirmeli'' görüşü hakimdi. Ancak, hepimizin seçimlerde oy kullanabilecek olmasıyla beraber bundan sonra bir kulağımız gözümüz sürekli anavatandaki gelişmelerde olacak. Sosyal medyada su dökme yarışı ALS hastalığına dikkat çekmek için başlatılan kampanyaya katılan ve bir kova soğuk suyu başından döken ünlüleri takip edip, kampanyaya destek veren arkadaslarıma saygım var. Kova döküp 100 dolar bağış yapabilenlere ayrıca helal olsun diyorum. Ama Türkiye'de dökülen suya bakıp toplanan paraya bakınca insanın içi acıyor. Olaya bardağın dolu tarafîndan bakınca; Saçma sapan paylaşımlar için kullanılan sosyal medya faydalı bir konuyu insanlara duyuruyor, hastalık hakkında insanlların dikkatini çekmeye çalışıyor. Bardağın boş tarafından bakınca; Yıllardır Suriye'de, Irak'ta, Gazze'de yüzbinlerce çocuk ölüyor, Afrika'da milyonlarca çocuk yetşkin insan açlıktan öluyor. Susuzluktan kemikleri kuruyor. Kaç ünlü bu çocukların içler acısı halini dünyaya duyurmak için açlık grevine gitti veya su döktü? Milyonda bir görülen ALS hastalığına gösterilen hassasiyet ve aynı duyarlılığı keşke aç ve susuz insanlar için de gösterilmiş olsaydı. Büyükelçimize hoşgeldin Şimdiden hakkında çok olumlu yorumlar aldığım İsviçre'de görevine başlayan yeni Büyükelçimiz Mehmet Tuğrul Gücük'e hoşgeldin diyor, görevinde başarılar diliyoruz. Yeni eğitim öğrenim sezonu ile beraber, yüzlerce vatandaşımızın minik yavrusu okul ile ilk defa tanıştı. Sayısız gencimiz meslek hayatına atıldı. Tüm minik yavrularımıza ve gençlerimize okullarında ve meslek hayatlarında başarılar diliyorum. Cemil Baysal [email protected] Post Gazetesi Haber Sorumlusu

Bu haber toplam 2496 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.