Gurbetçi koronayı fırsata çevirdi: İşsizken şimdi 200 kişinin çalıştığı fabrikası var!
Almanya’da salgın döneminde büyük risk alarak girdiği maske üretiminde başarılı olan gurbetçi iş adamı, şimdi Araplara altın maske satıyor.
1980’de Almanya’nın Wolfsburg şehrinde doğan Türk asıllı iş adamı Orhan Şöhmelioğlu, Araplara altın maske satıyor. Ancak bu süreçte hiç de kolay olmamış.
Krediyle kurduğu fabrikasında şimdi 200 işçi çalıştıran Şöhmelioğlu, ilginç hikayesini anlattı.
11 sene çalıştığı firmadan çıkışı verilen gurbetçi iş insanı bunun üzerine ticarete yönelmiş.
Pandemi dönemi başladığında Almanya’da tuvalet kağıdı krizi yaşandığını anlatan gurbetçi iş insanı “20 senede satmadığımız tuvalet kağıdını 4 haftada sattık. 28 tıra yakın tuvalet kağıdı sattım. Başkaları evde otururken biz tuvalet kağıdı paketliyorduk. Kağıt bitince maske talebi olduğunu gördük.” diyor…
Maske satışı dönemi ise çok ilginç. Orhan Şöhmelioğlu, maskeyle imtihanını şöyle anlattı:
“İki ortakla Almanya’da iki devlet ihalesine katıldık. Kazanmayı beklemiyorduk, Nisan’ın 11’inde ihaleyi kazandığımız haberi geldi. 5 milyon cerrahi maske lazım, 100 bin tane de diğer maskelerden. 4. ayın 30’una kadar. Alibaba’da araştırma yapıp WhatsApp’tan Çinlilerle görüştük. Bizim İngilizcemiz kötü onların kötü ama bir şekilde anlaştık. Daha sonra diğer ortağım aradı. O da ihaleyi kazandık dedi. ‘Yandık’ dedim. Getiremezsek cezası ne olur bilmiyorduk. 8. ayın 15’inde ilk 500 bin N95 maskesin ve haftalık 2,5 milyon tane de cerrahi maskeyi vermemiz lazımdı. Çin’de üreticiyi bulduk, fiyatta anlaştık. 2 milyon euro tuttu. Ancak maskenin çabuk gelmesi lazımdı. Uçak kiralamamız lazımdı, FEDex’i arayıp sorduk, Boeing 747 kiralamamız gerekiyordu, bir tek ona sığıyordu. Üzerimizdeki parayı kullandık, yetmedi. Üzerine bir de bankadan kredi çektik. Parayı gönderdik. Ürünlerin üretilip üretilmediğini kontrol edecek agent’ımız bile yoktu. Her gün sabahın 2’sinde 3’ünde Çin’i aradık, konuştuk. Allah bir şekilde yüzümüzü güldürdü. Almanya’da kanunlar değişti, maskeler gümrükte kalacak diye korktuk ama sonunda maskeler Frankfurt’a geldi.”
Maske fabrikası
“29 Mayıs’ta yeni şirket kurduk. İkinci ihale için Almanya’da üretilen maskeleri Alman devletine satmaya başladık. Her şeyi Almanya’dan aldık. Daha önce hiç maske üretmemiştik, sorabileceğimiz kimse de yoktu. Çinlilere falan sorduk. 24 kişiyle fabrikayı açtık, ilk 500 bin ve 2,5 milyonluk cerrahi maskeyi üretip gönderdik. 12. ayda 235 işçimiz vardı. Bizi Alman televizyonundan aradılar, maskeyle ilgili sorular sordular. Röportajı yapan kadın maskelerimizi gizlice satın alıp ücretli bir şekilde test ettiriyor. Sonra bizi arayıp “Maskeniz çok iyi çıktı” dedi. Bunu TV’den yayınlayıp, Almanya’nın en iyi maskesi bu çıktı diye yayın yaptı.
Her hafta Almanya devletine 3 milyon maske vermemiz gerekiyor. İhale bitince dükkanı kapatmayalım maske üretmeye devam edelim dedik. İlerisi olması gerektiği için maske çeşitlerini artıralım dedik. Virüsü öldüren bir maske yapalım dedik. Bakır kaplı maske üretmek için sertifika aldık. Maskenin bezi İsrail’den geliyordu. 3-4 ay sürüyordu gelmesi. Bezi kaplayabilecek bir firmayla çalıştık, düşündük altın kaplama yapalım dedik. O firma gümüş maske üzerinde çalışıyordu, bir süre sonra da bezi altınla da kaplayabiliriz 4-6 hafta sürer üretimi dediler. Cerrahi maskenin altın ve gümüşünü ürettik. Alman makamlarına virüsün bu gümüş maskeye düştüğünde öldüğünü laboratuvarda kanıtladık. Yeni yılda da gümüş ve altın maskeyi piyasaya sürdük. 80 bin gümüş ve 10 bin altın maske sattık. Altın maskenin çoğunu Rusya ve Dubai’ye sattık. Sonra savaş çıkınca talep düştü.
Şu anda Alman devletinin ihalesinden dolayı Almanya’da ilk maske üreten firma olduk. Alman basını da yoğun ilgi gösterdi.”
Şöhmelioğlu, gençlere de bir tavsiyede bulundu:
“Hedefinize ulaşınca bırakmayın yeni hedef koyun. “
Kaynak: ufuk.nl
Bu haber toplam 2786 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.