İsviçre Ekonomi Arşivleri'ni inceleyen ve 'İpek Ticareti' (Seidener Handel) adlı kitap yazan tarihçi Yiğit Topkaya, Basel kenti hakkında önemli bilgi aktardı. Araştırması hakkında konuşan Topkaya, "Arşivde keşfettiğim 300'e yakın iş mektubu var. Yazışmalar, Basel, İzmir, Bursa ve İstanbul'daki kent elitlerine ait ve İsviçre'nin en büyük ve en zengin kenti Basel'in zenginliğinin ipek kaynaklı olduğunu gösteriyor" diye konuştu.



BURSA'YA YÖNELDİLER
Basel'de 19. yüzyılın ilk yarısında orta sınıf için ipek kurdeleler üretildiğini belirten Topkaya, "Bu kurdeleler, kadın elbiseleri ve şapkaları için aksesuvar görevi görüyordu. Özellikle zanaatlarını veya sermayelerini yanlarında Basel'e getiren dindar mültecilerin İtalya ve Fransa'dan göç etmesi, kurdeleleri çok önemli hale getirdi. Rekabet çok büyüdü. Basel'deki kurdele imalatçıları, Bursa'dan ham ipek ithal etmeye başladı" dedi.



KÜLTÜRÜ DE ETKİLEDİ
Topkaya, bu ticaretin Basel'i Basel yaptığını söyledi. Daha önceleri Basel'de çok kültürlülük eksikliğinin bulunduğunu ve şehrin çok muhafazakâr olduğunu belirten Topkaya, "Ancak 19. yüzyılın ikinci yarısında hem Basel'de hem de Osmanlı şehirlerinde yaşanan kentleşme süreçleri benzerdi. Teknolojik standartlar uluslararası alanda aynı şirketler tarafından yaygınlaştırılıyordu. Altyapı ve kültürel yaşam da benzer hale geldi" dedi.

SABAH