Bakan Çavuşoğlu Cenevre’de konuştu

Bakan Çavuşoğlu Cenevre’de konuştu

Kıbrıs’ta Birleşmiş Milletler gözetiminde, 15 Mayıs 2015’te yeniden başlayan müzakereler çerçevesinde düzenlenen uluslararası konferans, İsviçre’nin Cenevre kentinde başladı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Kıbrıs’ta on yıllardır devam eden müzakerelerin ucu açık bir şekilde sürdürülmesinin kimseye bir yararı bulunmamaktadır. Yeni ortaklık, BM parametreleri olan, iki kesimlilik, iki toplumluluk, siyasi eşitlik, eşit statüde iki kurucu devlet üzerine bina edilecektir" dedi.

Kıbrıs’ta Birleşmiş Milletler gözetiminde, 15 Mayıs 2015’te yeniden başlayan müzakereler çerçevesinde düzenlenen uluslararası konferans, İsviçre’nin Cenevre kentinde başladı. Garantör ülkelerin katılımıyla düzenlenen konferansın açılış konuşmasını BM Genel Sekreteri Antonio Guterres yaptı.

Kıbrıs müzakerelerinin devam ettiği İsviçre’nin Cenevre kentine giden Bakan Çavuşoğlu, konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’taki iyi niyet misyonu çerçevesinde Ada’da adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme ulaşması için yürütülen çalışmaları başından beri kararlılıkla desteklediğini söyledi.

Bu meselenin, Kıbrıs Türk tarafının siyasi eşitliğini, meşru haklarını ve güvenliğini teminat altına alacak şekilde kapsamlı bir çözüme kavuşturulmasının, Türkiye’nin dış politika öncelikleri arasında yer almaya devam ettiğinin altını çizen Çavuşoğlu, "Bu noktada ifade etmek isterim ki; Kıbrıs’ta on yıllardır devam eden müzakerelerin ucu açık bir şekilde sürdürülmesinin kimseye bir yararı bulunmamaktadır. Bölgemizin içinde bulunduğu ortam da dikkate alındığında, 43 yıldır Ada’daki güvenlik ve istikrarın temel dayanağı olan Güvenlik ve Garanti düzenlemesinin devam etmesi bir gerekliliktir. Bu konunun, Ada’daki gerçeklerle uyumlu bir anlayışla değerlendirilmesini bekliyoruz. Yeni ortaklık, BM parametreleri olan, iki kesimlilik, iki toplumluluk, siyasi eşitlik, eşit statüde iki Kurucu Devlet üzerine bina edilecektir. Varılacak kapsamlı çözümün temel unsurlarının AB birincil hukuku haline getirilmesi, çözüm anlaşmasının hukuki güvenilirliği ve kesinliği açısından vazgeçilmezdir. Çözümün AB boyutuna ilişkin bir diğer önceliğimiz, ülkemizin AB üyeliğine kadar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının, Ada’da dört özgürlükten AB vatandaşlarıyla eşit şekilde faydalanmasıdır" diye konuştu.

Bu haber toplam 1921 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.